hayat öyle hızlı akıp geçiyorki
zamanı dururamıyorsun bile
saatler sıgmıyor
ateş gibi sanki
sözler yetersiz kalıyor
eylul gibi hazan dökümü basladı
yapraklar sarardı soldu
yıprandı susuz biryaz gibi
eylül akşamında suadım aşka
dert oldu yuregıme yangınlar
hazan mevsımı basladı
martıların cıvıltısı beyaz guvercinlerin uçarcasına kanat çırpışları vapur seslerinin içsesine karışması gibi
sanki yagmurlar altında yürüyordum
sicim gibi bardaktan boşanırcasına yagıyordu yagmur
,
çiselerken cisil cisil yagmurlar
kuytularda saklanırcasına
kelebekler özgürdür hayat gibi
kuşlar kanatlarını çırpar mevsim sonbahar olunca
kelebek kırık hüzün misali
ışıklar rüzgarda parlar
mevsım bahar olunca kelebekler uçuşur du
her nefeste duman duman tuter önce derın bır nefes cek içine yalnızlıgın hayat ıypranmış yapraklar gıbı derın ılık ılık bır hava uflercesıne kırıgım hayata kuskunum her nefeste bir bestem gıbı ısık sacargıbı hersey
hayat öyle hızlı akıp geçiyorki
zamanı dururamıyorsun bile
saatler sıgmıyor
ateş gibi sanki
sözler yetersiz kalıyor
kıyak geçti yine hayat bana umursuzca bazen gerçekler ayrıntıda saklıdır gizlidir her daim a yanıltır ask
bir kibrit kutusu kadar bile sözün degeri yok
yak geç köpruden gittsin işte ateş gibi
hayat yine geçti öylece hummalıca
acılara bastım hüzün yerine
kelebekler ucusurdu kuşlar kanatlarını cırpardı
hayat denen bu yolda
sazlıklardan havalanan nameler gibi
hayat ışte
martılar da gecıp giderdi beyaz sıyahlar ıcınde renk renk
hayata yasama dair
kelebekler özgürdür hayat gibi
kuşlar kanatlarını çırpar mevsim sonbahar olunca
kelebek kırık hüzün misali
ışıklar rüzgarda parlar
mevsım bahar olunca kelebekler uçuşur du
vedalar olurdu sevdaya aska
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!