kamışlar arasında yaban ördekleri
batıp, bir başka yerden çıkmakta
“-bu sene garameke bol”muş,
ve ilerisinde hasır gibi durgun su
oynaşan balıklar
iç içe geçmiş halkacıklarla
engin maviliği süslemekten memnun
“-hadi gene avlıkçılara bu sene de” gün doğmuş
“-sağolsun, Memo’nun Ferudun
göz gararı dolduruvumuş
balıklarla yarışmacasına
coşkuyla fırlattığımız taşlar
uçurumdaki çalılıklara kadar
hemen yanıbaşımızda
bir vazo gibi
Belenardında Mıdık Musa’nın bahçesi
Akbükte, karatoprakta envayı çeşit yeşil
domates, kayısı, yaz elması, kavak
su motoruyla gölden su basarak
yoldan yanna hendek atmış,
yüksek çelenlerle harımını gorurmuş,
eşeklerin yükü indirildi söğüt altına
heybeler ıslatılıp testiler hıfzedildi
delikanlılar koşturdu
yukarılardan
kuru çalı-çilpi toplamaya
çok geçmeden bir kayık
süzülerek yanaştı kıyıya
çocuklar sevinçli,
gençler meraklı,
büyükler endişeli
çakıl taşları zabahn ayazında buymuş
ayaklarımız ıslanmadan
kucaklanarak kayığa bindirildik
özellikle arkaya istif edildik
“-sarkmayın, dıkkat edin düşersiniz” diye
endişeler dile geldi
burnundan geriye yiterek kayığı
yanık tenli bir abi
uzun bir sırıkla
yönümüzü deryaya çevirdi
Dırdır Mustanın oğluymuş,
Boklu Buran emmisi olurmuş
Kayıt Tarihi : 15.10.2007 11:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!