Akbük
“-geceleri zifiri karanlıkta bile
dama çıkınca
ya;
göv yüzünde asılı
yeni galaylı zini ğibi
dıkkatlı bakınca üsdüne düşüvüceğmiş gibi geli(r)
sabaha garşı
gölü yarıp sana ğadar uzanmış
sanki kucaklayacak
sarıp sarmalayacak gibidi(r)
ay
ayın ondördünde
ilk akşamdan doğmuş
ortalık pamparlakdır.
veya(hu) t da
yere düşmüş bi civa topudur
göl
dünya senin için kurulmuş,
ve sen hemen o günün sabahı
el değmemiş, gün görmemiş güne
henüz güneşin yakmadığı tertemiz
kekik kokulu havayı
ciğerlerine çeke-çeke
başlarsın güne
güneşin yakmadığı hava solunmuş
sabahın ayazı, serindir, üşütmez
canlanırsın, kırıtmaz
çok geçmez hapşırmaya başlarsın
“-çook yaşa” deyen bulunmaz
sadece komşu köpekleri uyandırmış olmalısın
yüzünde bir uykuya kanmamışlık
gerneşirsin, omuzların tutulmuş
daha
sabah serinliğinde
başlar güzel bir telaş
kibrit, tuz, akşamdan tavlanmış ekmek,
kafileden birileri
yola çoktan koyulmuş
Kayıt Tarihi : 15.10.2007 10:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!