Peygamberimiz 03 Fil Vakası

Niğmetullah Uçar
536

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Peygamberimiz 03 Fil Vakası

Kulleys kilisesi kirletilince
Ebrehe yapanı araştırıyor
Arap olanlardan şüphelenince
Kabeyi yıkmaya karar alıyor

Necaşiden yardım talep etmiştir
O da kendisine fil göndermiştir
Askerlerim sana feda demiştir
Mekke tarafına yola çıkıyor

Aynı yıl peygamber dünyaya gelir
Yaşanan seneye fil yılı denir
Hayat devam eder her şey güzeldir
Sonradan herkesi korku sarıyor

Ebrehe ordusu yolda ilerler
Yemenin sahibi yalnız benim der
Esir edilmiştir Has’amlı lider
Onu kendisine rehber yapıyor

Sakif’liler gelir Taif’te bulur
İşbirliği yapıp putunu korur
Ebu Regal ise yardımcı olur
Kureyşliler korkup dağa kaçıyor

Mekke yakınında mugammes vardı
Ordu konakladı mal yağmaladı
Ebrehe kureyşe elçi yolladı
Beyti yıkmak için pilan yapıyor

Abdulmuttalip der savaşamayız
Orası beytullah biz karışmayız
Sahibi Allah’tır haddi aşmayız
Onlar benim diye deve arıyor

Ebrehe çadırda iyi davrandı
Yalvaracak diye geliyor sandı
Duyduğu şeylere inanamadı
Deve isteyince şaşıp kalıyor

Ebrehe, gözümden düşüyorsun der
İkiyüz deveyi iade eder
Abdulmuttalip de mekkeye gider
Kabe sahibine aktarılıyor

Sabah savaş başlar ordu ilerler
Mekkeye giremez fil yere çöker
İlerlemesini bir güç engeller
İnsanlar uğraşır kaldıramıyor

Ters tarafa gitse yürür koşarak
Mekke tarafında yapmıyor atak
Ne oluyor diye herkeste merak
Kureşliler şaşkın dağdan bakıyor

Sürülerle kuşlar denizden gelir
Balçıkla taşlarla çok zarar verir
Kabeyi sahibi korudu denir
Saldıranlar böyle dağıtılıyor

Ebrehe yaralı çürümüş halde
Sanaya dönerken hasm denen yerde
Öldürülür hem de acı şekilde
Göğsünden ikiye parçalanıyor

Sinekler mikropla musallat olur
İhtişamlı ordu belayı bulur
Yaratan ibretle bize duyurur
Bu olay kuranda anlatılıyor

Niğmetullah UÇAR
Antalya
08.02.2007

Niğmetullah Uçar
Kayıt Tarihi : 14.3.2007 14:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Niğmetullah Uçar