Sen vardın güneşi tutan bulutun altında
Ne Bizans farkındaydı ne Kisra farkında
Ay ve Güneş’ten üstün Yüce gerçek inerken
İnsanlık çürüyordu yalanın batağında
***
Sen Mekke’nin vicdanı
En emin insanıydın
Ümmiydin yoktu eşin
Haniflik senindi
Putlar Kureyşin
***
Sığmadı tek dünyalı beyinlere kitabın
Hak güçlünündü zulüm zayıfın
Akıl, sırtlan vicdanın kiriydi,
Kadın, körpe kızıyla toplumun
***
Babadan daha baba idin
Kardeşten öte kardeş
Mal, mevki, anne, eş
Feda oldu din için
Sen inananların içindin
İnananlar senin için
***
Eştin kalplerden kirli taşları
İman kandan ayrıldı
Kardeş oldu ruhlar
İlahi maya tuttu
Birer birer insanlar
Tevhid ile yoğruldu
***
Kitaplar kitabında soldu
Makamlar makamında
Hasırın izleri üzerken gönülleri
Soylular sefadaydı ipek yataklarında
***
Sözler sözünde sustu
İnançlar inancında
Çöl alevden bir elbise iken
Sen yağmurlarla geldin
Uçları birleşti zamanın
Göklere yolcu oldun
Gecenin bir anında
***
Çıktın zamanların en yücesine
En karanlık gönüllere ışık oldun
En kurak dudaklara su
Sevgiyle yoğurdun ümmeti
Güllerin gülüsün gönüller dolusu
Kayıt Tarihi : 7.1.2013 09:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!