Peşindeyim Şiiri - Salih Şanlı

Yürüyorum, mest ü hayrân olduğum
Sevgi içtim, yollarla peşindeyim
Arıyorum, gönüllerde bulduğum
Sevgi içtim, kullarla peşindeyim

Sevgili, özleminledir dolduğum
Güz hüznüyledir saçımı yolduğum
Boşuna değil sararıp solduğum
Sevgi içtim, yellerle peşindeyim

Duâ besteli bir umutsuzlukta
Fecri özleten bir uykusuzlukta
Yüreğimi yakan bir susuzlukta
Sevgi içtim, sellerle peşindeyim

Bulutlara sarınıp giden dağlar
Sînemde dağlar delen bir Ferhad var
Benim de başım dumanlı bu dem yar
Sevgi içtim, dağlarla peşindeyim

Ateştir içtiğim, çerağlar soyu
Sonsuzdur sevincim, uçmağlar toyu
Bir coşkudur, eksilmez çağlar boyu
Sevgi içtim, çağlarla peşindeyim

Firûze göllerde başlar seferim
Mâviyi kuğular kadar severim
Ben bu sularda doğmuş nilüferim
Sevgi içtim, göllerle peşindeyim

Bir zamanlar ki masmâvi bir göktüm
Mecnûn gibi döndü devrânım, çöktüm
Kumlar sayısınca gözyaşı döktüm
Sevgi içtim, çöllerle peşindeyim

Bir yudumda anladım vaslı nedir
Benliği yakan ateş faslı nedir
Öğrendim Kerem nedir Aslı nedir
Sevgi içtim, küllerle peşindeyim

Lâlezârda boyun bükmüş sümbülden
Dosta derinden âh ettiren gülden
Bu gül bağının esîri bülbülden
Sevgi içtim, güllerle peşindeyim

Karanfilin kan içmiş çanağından
Lâlenin kadeh kadeh yanağından
Gülün o dayanılmaz dudağından
Sevgi içtim, allarla peşindeyim

Yalvarışla titreyen kollar gibi
Mâviliğe uzanan yollar gibi
Yağmurlarla uyanan dallar gibi
Sevgi içtim, dallarla peşindeyim

Nedendir bu susuzluğum sevgiye?
Rûhuma kök salan bu arzû niye?
Toprağın emdiği özdedir diye
Sevgi içtim, köklerle peşindeyim

Sonsuzluğu bahşeden bu soluktur
Sonsuzluğun kapısı bu ufuktur
Sonsuzluğun aktığı bu oluktur
Sevgi içtim, göklerle peşindeyim