Kurudu gül goncası, kaldı bir karaçalı,
Sen gidip bu diyardan, ellere yar olalı.
Gökten üç elma düştü, tutamadım birini,
Eremedim murada bitti peri masalı.
28 Aralık 1989-Perşembe/Ödemiş
..
Çekildi birer birer, herkes evine gitti,
Gün indi tepelerden, kızıl kanlara battı,
En son ikimiz kaldık; sokakta öksüz, yetim,
Anlasana ey gönül, artık bu oyun bitti.
21 Aralık 1989 Perşembe / Ödemiş
..
Maziyi güncel mercekle zumluyor da laf ebesi,
Muhayyel tarihten bizar yedi göbek silsilesi;
Ceddinin suyunun suyu Paşa çorbasıymış meğer
İspatı kıçında dövme, soy-kütüğü çizelgesi...
YUSUF BİLGE
..
Zıt renkler izdüşümü, resmin arap diyası;
Belki tersten okursak, aşktır, nefret boyası;
Zekatından vazgeçtim, sadaka sayılır mı,
Gıranit bir çehrenin tebessüm vardiyası? ..
YUSUF BİLGE
..
İyi niyet sakarı, devrik cümle pot kırar;
Garibim el delisi, dili beline zarar;
İşgüzarlığı bile mizah konusu izah,
Akasya pilavında salkım çiçeği arar.
YUSUF BİLGE
..
Dün gece seni gördüm, seyrettim doya doya,
Bir daha gözlerine, bakmayacaktım güya,
İnan ki hiç suçum yok, geçmedim yeminimden,
Ben hala sözümdeyim, anlattığım bir rüya.
20 Aralık 1984 – Perşembe / Ankara
..
Bu gönül kırık dökük, iflâh olmaz bir daha,
Çok ahımı aldın sen, girdin türlü günaha.
Dönüp bir gün geriye, af dilesen nafile,
Seni havale ettim, bundan böyle Allah’a...
27 Nisan 1989-Perşembe / Ankara
..
Karar almış divanda, Sultan, vezir, ulema,
Sefer ola mağribe, yol göründü orduma.
Kılıçları çekmişiz, aynı anda kınından,
Zafere ant içmişiz, hedefte Kızılelma...
17 Kasım 1988 – Perşembe / Ankara
..
Varsın kaçsın hep senden, olsun ellere yakın,
Sen vazgeçme sevdandan, kahra düşüp de sakın.
Her sevilen seveni, sevmez elbet ya gönül,
Vuslatı mahşerdedir, yaşanan kimi aşkın.
22 Aralık 1983-Perşembe/ Ödemiş
..
Değil mi ki bıraktın, beni böyle biçare...
Adıma Mecnun deyip, destan ettin dillere,
Yansam kızgın çöllerde, dönüp bakmam yüzüne,
Leyla olup yalvarsan, af dilesen bin kere.
8 Ekim 1987 – Perşembe / ANKARA
..
Aşkına köle oldum, elinde mutluluğum,
Her şeyimi terk ettim, bir sensin varım yoğum,
Eğer ki senin için, bir anlamı yok ise,
Azat eyle gönlümü, bitsin kula kulluğum.
12 Kasım 1987-Perşembe/ Ankara
..
Yiğit rağbetten düştü, her yer namertle dolu,
Kötüye dur diyenin, kesildi eli kolu,
Dirilip mezarından şöyle bir dolaşsaydın,
Çok geçmeden kahrından, ölürdün be Köroğlu.
17 Mart 2005-Perşembe / İzmir
..
Nadan muhabbetinde ağır basar söz külü
Ve cahil darasını çekmez irfan baskülü;
Amma sevgi dendimi niceliksiz görürsün,
Hoyrat gafına meftun nitelikli has gülü...
YUSUF BİLGE
..
Ne beklersin ey tabip, vur neşteri yarama,
Lokman olsan çarem yok, ilaç merhem arama
Arada bul gönlümü, koparıp at içimden,
Yoksa bu karasevdam dönüşecek vereme…
25 Nisan 1991- Perşembe / Konya
..
Unutmalısın gönül, lamı cimi yok bunun,
Yoksa Kerem misali yanmak olacak sonun,
Tutuşup yüreğinden, yanıp gitsen ne fayda,
Aklı yaban ellerde, sende değil ki onun.
16 Temmuz 1987-Perşembe / Ödemiş
..
Aklımı aldın baştan, ettin tümüyle sürgün,
Bir kızıl köz misali gönlüme düştüğün gün.
Sen al duvaklı gelin, tomurcuk narçiçeği,
Nasıl gittin ellere, beni bırakıp üzgün
7 Şubat 1991-Perşembe/Bilecik
..
Hiç biter mi sanırsın, sana olan hasretim,
Sensiz gurbet ellerde, hem öksüzüm, hem yetim.
Altın kafes bülbüle neyse o benim için,
Değişmem hiç bir şeyle, seni ben memleketim.
8 Eylül 1994-Perşembe / KONYA
..
Sen herkesi sen bilme, devran o devran değil,
Çürümüş tüm değerler, her biri cansız fosil,
Menfaat esir almış vicdanları sessizce,
Mağdur sanık sorguda, şeytan zalime vekil…
10Temmuz 2014-Perşembe / İzmir
..
İşte musalladayım, çok geç kaldın be gülüm,
Gördün ya dur desen de, beklemiyor bak ölüm.
Yıllar yılı gözledim, yolunu hep ümitle,
Yedi bitirdi beni, bu bekleyiş, bu zulüm.
6 Temmuz 1989-Perşembe / Ödemiş
..
Giden gitti bir kere, çare değil ağlamak,
Yazık gözyaşlarına, gönül feryadı bırak.
Belliydi her halinden, aklı yaban eldeydi,
Sevmemeliydik baştan, bize bu hal müstahak.
1 Kasım 1990-Perşembe/Bilecik
..