Leylam, sen gideli bizim ellerden,
Gönüller perişan,günler perişan.
Dün dolaştım, donattığın bahçede
Salıngaç kurduğun dallar perişan.
Lale boynun bükmüş,gelmedin deyi.
Haber sorar:Nerde,neylersin neyi?
Görsen ağlamaklı mor menekşeyi,
Ne deyip güldürem,diller perişan.
Sarmaşıklar dargın,toplamaz saçı.
Hep bende buldular çimenler suçu.
Seher yeli gelse anlardı gerçi,
Sen olmazsan gelmez,yeller perişan.
Söğütler dalları sarkıtmış suya.
Selviler boşvermiş sensiz dünyaya.
Gelincikler bir hoş,uymuş havaya...
Solmaya başlamış,allar perişan.
Başın alıp kaçtı,bahçeden bülbül.
Dün,yine dağıttı kendisini gül.
Del'oldu,saçını yolmada sümbül.
Çekip çeviremem,haller perişan.
Leylaklar ağlıyor darğın dallarda.
Karanfiller can veriyor kollarda.
Aman çabuk yetiş,kalma yollarda.
Göz yaşı saldığım seller perişan.
Çekmişler kafayı,nergisler sarhoş.
İğdenin dalından seslenir baykuş.
Nekadar sürecek bilemem bu iş?
Sazım düzen tutmaz,teller perişan.
Düşün,daşın gayri:Gitme ileri!
Gitgellerim bitmez gelmezsen geri.
Mecnun oldu belle sen İskenderi.
Dolanıp kaldığım yollar perişan.
(İzmir 1985)
İskender DağıstanlıKayıt Tarihi : 18.2.2009 22:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)