Tâze dökülen şerbet gibi; sımsıcak yapıştın dudaklarıma,
Ağdaların; Asır'lık bekleyişin, kesif tadını bırakıyor...
Yıllarca patlamamış volkan mîsâli,
Pervâsız ısırışlarından, kanıma lavlar akıyor
Avını görmüş tazıyı andıran, kan bürümüş gözlerin;
Ürkütücü şehvetinin, muazzâm iştâhıyla bakıyor
Saçlarımı yerinden sökercesine kavrarken ellerin;
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,