PERA' da
Sana en son sarıldığım zamanda,
Üstelik sabaha karşı, Pera’da,
Bütün bozkırlara yağmurlar yağıyordu;
Boynunun kokusu, yıllanmış bir şarap gibi,
Bütün aklımı dağıtıyordu.
Başımı döndüren bir sarhoşlukla,
Gözlerim kapandı o anın içine.
Ve bir taksi seni alıp giderken,
Elim boşlukta asılı, dilim suskundu,
Sadece bakıyordum sana
Sen ardına bile bakmadan
Sonra bir yürümek düştü ayaklarıma,
Yürüdüm sabahın ilk ışıklarına doğru.
Ayaklarım yerin altına iniyordu,
Pera’nın soğuk merdivenlerine değdikçe,
Sokak lambalarının titrek sarısında,
Bir şehrin uykusuz yalnızlığını hissettim.
Bir yandan şehir uyanırken benden habersiz,
Ben, ayrılığın koynuna sessizce gömülüyordum.
Her adımda bir parçamı bırakarak,
Her basamakta biraz daha susarak,
Yürüdüm; merdiven, merdiven, merdiven…
Kendimi bir trenin içinde buldum,
Rayların titrek uğultusunda akıp giden,
Bir karanlığa, unutulmuş bir yere doğru.
Oysa ben, güneş doğmak üzereyken
Kalbimi sende bırakmıştım çoktan.
Bir yalnızlığın koynuna sızar gibi girdim,
Sabahın gri perdelerine
Sonsuz bir yolda tek başıma,
Bir kış soğuğu gibi derin,
Bir hüzün gibi sessizce.
Pera sokaklarının uyuyan duvarları
Gecenin örtüsünü açmadan sardı beni;
Bir şehir, bir hatıra, bir iz…
Hepsi, kaybolan seninle çekildi içimden.
Sokak lambalarının sarı ışığında,
Adımlarımın yankısını duydum bir başıma,
İlk ayrılığın tütün kokusu sinmiş,
Bir parça ben bırakmışım orada, farkında olmadan.
Gözlerim daldı, geçmiş bir kaç saat öncesine
Kendi yalnızlığımı izler gibi, sessizce.
Ne ben kaldım orada, ne sen,
Sadece aramızdan usulca akıp giden bir zaman.
Ve sabah, acımasızca söndü üzerime,
Bir rüzgar geçti omzumdan,
Yüreğimde beliren ince bir sızıyla.
Bir tren çığlığı gibi içimde yankılanan,
Adını hiç unutmadan
Ama bir kez bile söyleyemeden.
Çekip gittik herbirimiz bir farklı yöne.
Sefa Çelik
Sefa ÇelikKayıt Tarihi : 8.11.2024 12:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!