Özensiz bir yapıdan hayata açılan penceremiz
Üç yol kavşağına bakardı kasvetli sessiz, sessiz
Bakınca ay ışığında parlardı topak yol belli belirsiz
Hüznü düşerdi fakir hanemize bütün akşamların
Gündüzler aç biilaç geceler oldukça karanlıktı
Çaresizliğin bin bir halleri dolanırdı etrafımızda.
Gün doğar çilelerin izi düşerdi içeriye pencereden
Kol gezerdi üstümüzde o yılların yoksulluğu
Rüyalarımızı bölerdi yokluğun mide sancıları
Huzursuz yarı uykulu gecelerin karanlığında
Aç bebelerin ağlamalarıyla uyanırdık sık, sık
Aç kurtların seslerine karışırdı bizim seslerimiz
Çöreklenir pencerenin önüne üç yol kavşağına bakardık
Biz en çok da soğuk, karlı, yağmurlu havaları sevmezdik
Topuklarımıza kadar çamurlara belenir tir, tir titrerdik
Sonra keklik gibi sekerdik taşlar üzerinde temiz kalmak için
Yine de dizlerimize kadar çıkardı çamur ve çaresizlikler
Bir bukle gün ışığı beklerdik kuruduğunda dökülsün diye
Nevzat İncedere
Kayıt Tarihi : 9.2.2011 01:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!