Penceremden baktım da görüverdim bir anlık
Yıldızlı gökyüzüyle ilerleyen gecenin.
Sokaklar karanlıktı içim daha karanlık
Ortasına düşmüşüm çözülmez bilmecenin.
Kimseyi bulamadım çıkmazları aşarak
Karanlığı izleyen sanki yalnız ben varım.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Kimseyi bulamadım çıkmazları aşarak
Karanlığı izleyen sanki yalnız ben varım.
Ellerimi uzatıp yıldıza ulaşarak
Bir deli yüreğim ki içimde canavarım.
İzledim ışık saçan küçük pencereleri
Kimi kapalı kimi açık kalmış perdeler.
Göz kırpan pencereyle canlanan geceleri
Şenlendiren insanlar acep şimdi nerdeler.
Kim bilir ki kaç hasta bir sonsuzun yolcusu
Gece geçsin bekliyor görmek için sabahı.
Belki de sabah saklar önünde ona pusu
Göğsüne pençe atar dinlemeden eyvahı.
tebrikler güzel dizelere
saygımla
Sanki vahiy penceresinden bakmışsınız. Tebrikler.
Selâm ve dua ile...
Gerçekten çok güzel bir şiirdi.Duyup yaratan yüreğinizi ve usta kaleminizi gönülden kutluyorum.
Saygılarımla,
Ünal Beşkese
ben de bir şehri seyrettiğim zaman hep şunu düşünürüm
bu çatıların altında kim bilir daha kaç hikaye yaşanır. kaç kişi mahzunlaşır kaç mutluluğa değer sözler
ben yazamadım böyle güzel bu düşündükleri
sizi tebrik ediyorum naçizane
saygım ile
Pencereden görünenleri ve pencerede görülenleri çok akıcı bir uslupla harika yazmışsınız.Lütfen yalnış anlamayın Afet Hanım
tam bir afet olmuş.Tesadüf günün şiiri olarak Büyük Üstad
Necip Fazıl Kısakürek*in *Kaldırımlar*şiiri seçilmiş.Üstadın tarzını yakalamışsınız.Allah*tan Üstada rahmet size sağlık ve başarılar diliyorum.Saygı ve sevgilerimle.
İzledim ışık saçan küçük pencereleri
Kimi kapalı kimi açık kalmış perdeler.
Göz kırpan pencereyle canlanan geceleri
Şenlendiren insanlar acep şimdi nerdeler.
Sevgili Afet hanım, çapraz kafiyede güzel bir örnek eser çıkarmış yüreğiniz. Zevkle paylaşıyor ve tebrik ediyorum.
Selam ve sevgiyle.
akıcı ve ustaca yazılımş bir hece şiiri okudum yüreğinin pencersinde hüzünlü hikayelerin dili var afet ablacım çok güzel..tebriklerimi sunarım..selam ve dualarımla'
tam puan
Bu şiir ile ilgili 27 tane yorum bulunmakta