PENÇELERİNDE YARALI GENÇ KIZLAR
Zifiri karanlık ormandaki yalnız kurdun gözleri kulağıma inanılmaz şeyler fısıldadı. Zifiri karanlık ormanda ayazlı geceler sonsuz gibi uzun olur. O kurdun ceviz yeşili gözlerinde akıl almaz evrenler gördüm, soluğunda çetin işler. Pençelerinde yaralı genç kızlar, simsiyah sırtında yüzyıllar öncesinin dolunayları. Sessizlik yanımda dörtnala koşan bir at gibi, en derinde bekliyor en parlak sözler… kaybetmeden, iflas etmeden, yani travmasız bir mücevher bulunmuyor…hayatta!
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta