Peki Şiiri - Naki Aydoğan

Ekrem’i koysaydı. Ekrem kazanırdı. Hem sağdan hem soldan oy alırdı. Bak, Mansur doğudan oy alamazdı. Ama Ekrem alırdı.

Kemal, kazansaydı. Türkiye kazanırdı. Kimileri kaybetse de millet kazanırdı. Belki, o kaybedecekler problemleri daha da alevlendirebilirdi. Bu da var. Ama iyi olurdu. Adaletli olurdu. Kemal gelseydi.

Birde. Üçü bir arada kazanamadı. Üçü bir arada iyi değil miydi? İyi gelmedi mi? Yoksa gönülleri bir değil miydi? Evet, yeterince gönülleri yoktu. Türkiye’nin gönlü yoktu üçlüde.

Peki, Türkiye’nin gönlünde Erdoğan mı vardı? Hayır, Erdoğan’ı isteyenlerin gönlünde Erdoğan tam vardı. Kemal’i isteyenlerin gönlünde Kemal yeterince yoktu?

Peki, Türkiye’nin gönlü kim olabilirdi? Tam olabilecek biri var mıdır? Ekrem milletin gönlünde tam olabilir mi?

Öncelikle Türkiye’nin gönlünde iki ur var? Etnikçilik ve şeriat. Şeriat ılımlı bir yolda daha da kapsamlı görülüyor. Fettullah’ın ılımlı İslam politikası ve Erdoğan’ın varlığı buna kanıt.

Peki, neden kazanır ki olumsuz olan bir siyasaldaki siyasetçiler.

Çünkü olumlu olan insanlar için liderlerin pek önemi yoktur. Onlar için devlet işlerinin düzenli görüleceği devlet adamlarının olmasıdır.

Birde şu var ki? Adil olmayan gelir durumunda durumu iyi olan otoriteler milleti sağmaya devam etmek istemeleri. Bu durumda Erdoğan iyi biçilmiş kaftan.

CHP’ye de bir Erdoğan mı lazım CHP’nin kazanması için.

Sanmıyorum. CHP’ye gerçek anlamda ihtiyaç duyulsa CHP kazanır. Kurtuluşta ki gibi. Kuruluştaki gibi hep çatırdamaya devam eder ama. Bu yüzden kurtuluş hep Demokrat Parti, Adalet Parti, ANAP ve AKP gibi partiler olmuştur. Çatırdamanın.

Peki, AKP ikinci yüzyılın CHP’si diyebilir miyiz?

Diyebiliriz. Karşıtların CHP’si.

CHP karşıtını tam buldu ve pek kımıldayamıyor.

CHP kendisini değil ülkeyi daha çok düşünmeli. AKP ve MHP gibi daha çok ülkeyi düşündüğünü düşündürtmeli.

Ama daha çağdaş ve bilimsel anlamda.

Yoksa ben Kemalin kazanasından çok bir değişikliği arzuluyordum.

Değişim isteyenlerin birlikteliği yetersiz diyorsun. Bir nevi.

Evet, öğle diyorum.

Peki.