Pek Zor İmiş Yaşlılık
Bilmez beşer, bir iş başa gelmeden
Gördük onu, pek zor imiş yaşlılık
Anlamıyor, insan duçar kalmadan
İdrak ettik, pek zor imiş yaşlılık
Dizden derman, yavaş, yavaş kesilir
Gün geçtikçe, güçlü sesin kısılır
Ardın da, birçok hazza küsülür
Dersin o gün: çok zor imiş yaşlılık
Selvi boyun, küçüldükçe küçülür
Mesafeler, kıdım, kıdım geçilir
Dost simalar, gayri zorca seçilir
Dersin: dostlar pek zor imiş yaşlılık
Yerleşince, ağrı sızı döşüne
Yetkileri, devredince eşine
El koyunca, küllü mühim işine
Der kalemin: çok zor imiş yaşlılık
Kırışıklar, kaplayınca yüzünü
Evlat ayal, takmayınca sözünü
Ve sarınca, cümle hüzün özünü
Dersin sen de, pek zor imiş yaşlılık
Alışmaya, çalışırken olaya
Had bilmezler, başlayınca alaya
Gitmelerin, sıklaşınca helâya
Dersin sen de: pek zor imiş yaşlılık
Koyulunca, birçok şeye yasak’lar
Hasret kalır, nice şeye kursaklar
Ve saçları, kaplayınca sırf aklar
Dersin o gün: pek zor imiş yaşlılık.
Cihat ŞAHİN
23.01.2023-İZMİR
Cihat Şahin
Kayıt Tarihi : 23.1.2023 11:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kaleminize gönlünüze sağlık.
Her daim esenlikte kalın.
Saygılarımla.
Teşekkürler Osman bey.
Bil-mukabil.
Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (2)