Bir pazar kahvaltısında yine buluşalım,
Sen uzun göçlerini anlat saçlarından bahar giderken,
Ben bu son baharın son çiçeğini vazoya koyayım.
Bir pazar kahvaltısında yine buluşalım.
Sen kayıp dağların hatıralarını anlat korkularıma,
Ben serin yaz gecelerine masallar anlatayım.
Masaya zeytin yumurta koymayalım,
Kırılan hayallerimizden bahsedelim biraz,
Kursakta kalan heveslerden ve,
Bizi leylak kokularına çarkettiren dargınlıktan konuşalım.
Bir pazar kahvaltısında yine buluşalım.
Gelebilecekken gelemeyen günleri konuşalım,
Deniz sana beni anımsattı mı onu anlatırsın bana,
Sonra giden trenleri konuşalım.
Uçurtmaların kaçıp giden uçlarını konuşalım,
Galata'yla ilgili rivayetleri konuşalım,
Balıkların hafızasından bahsedelim biraz.
İşimize yaramayan, yaramızı deşmeyen ne varsa onu konuşalım.
Geçmişten, gözlerin yaşlarından, gelmeyecek güzel günlerden konuşmayalım.
Sen gel bir pazar sabahı, masama bir tabak koyayım, ömrümden sessiz bir vâveyla yollayayım.
Kayıt Tarihi : 16.8.2021 14:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!