Hayatın devam ve lezzeti için, kainatta cebri, fıtri (doğal) olarak taavvun (yardımlaşmak) ve bir birinin ihtiyacına cevap vermek var.
Fakat bu hissi muavenetin bir cebrisi (doğal olanı) bir de iradisi (istege bağlı olanı) var.
Akıl ve irade, nefis yani EGO verilmemiş mahlukata, bir nebze insan da dahil olmak üzere hayatın devamı adına cebri olarak yardımlaşma hissi verilmiştir.
İnsana imtihan vesilesi olarak akıl, irade, nefis ve istikbal endişesi verildiği için, Allah'a inansa da, kainattaki bu yardımlaşma organizasyonunu yaşayarak fark etse de; tam bir teslimiyet içinde bir ŞART-I ADİDEN ibaret olan cüz-i iradesini terk edip tam manası ile itimad ve itaat edemiyor.
Adaletle, kanaatle, muhabbet ve merhametle imtihan olunduğu için, istikbal endişesi ile bencil davranıyor.
Hak etmediğine el uzatıyor.
Hırs ve haset saiki ile başkasının hukukuna tecavüz ediyor.
Onun için Allah cc. Kur'anında insanları infaka, ihsana, ahlaka, adalete ve yardımlaşmaya hatta adına İSAR denilen kendisi ihtiyaç içinde olmasına rağmen, kendisinden daha muhtacını bulup ihtiyacını gidermeye davet edip, emrediyor.
Dünyevi bir çok fayda ve lezzetlerini tattırıp yaşatmasına rağmen;
karşılığında da cennet ve cemalullah vadediyor.
Hal böyle iken beşer zaaflarının ve korkularının esiri olup zulmediyor.
Bir birinin hakkını gasp, hukukunu ihlal ediyor.
Çünkü hakka riayet, hukuka saygı ile imtihandadır.
Öyle bir imtihan ki kaybedeni kazananından çok.
İşte merhamet, muhabbet, şefkat ve muavenet sıfatlarının tecellisi kainatta GAYRI İRADİ muaveneti gözler önüne serse de;
Akıl ve irade sahibi şefkat, muhabbet, merhamet ve muavenet his ve duyguları ile donatılmış olan insanda bunlar kısmen ve zaman zaman görülebilir.
Tam manası ile her zaman tahakkuk ve tecellisini görmek mümkün değildir.
Çünkü insanlığın imtihanının en zorlu etabı başkaları için yaşama sorumluluğunu hayatının gayesi haline getirme öz veri ve fedakarlığını hayatına hakim kılma olgunluğudur.
Başkaları için yaşayalım ki! .
Her şeyi bizim yaşamamızın devamı için yaratana ve yaşatılanlara karşı teşekkür borcumuzu eda edip huzur ve mutluluğuna erebilelim.
Hayat paylaşma şuuruna erip,
mutluluğunu yaşayanlar için güzel ve anlamlıdır.
Kayıt Tarihi : 23.10.2014 10:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
|*| İslam'ın nurlu yüzü kalbinize dolsun Makamınız cennet Hz. Muhammed komşunuz olsun Günlerinize mutluluk, gönlünüze saadet dolsun Cumanız mübarek olsun...nice başarılara usta m selam dua
Hocam paylaşımın önemi arı yaşam paylaşımla anlamlıdır yoksa tek başına paylaşımsız bir değeri olmasa gerek kutlarım saygılar sunarım .
TÜM YORUMLAR (2)