İstanbul'sun,seni gezmekti niyet,
Suriçi'nde mahsus ve mahfuz bir konaksın,
Taşınmak da satmak da,
Namümkün!
Üsküdar'ın koynunda Kız Kulesi'ydin,
Ne bahri aştım,
Ne de kımıldadım olduğum banktan...
Kim bilir,
"Nadide" oluşunu izlemekti,
O sahildeki banktan,
Belki de vuslat!
Balat'taki sahaftan aldığım tarih kitabıydın,
Alıcın yoktu ama,
Alınmayacak gibi de "değildin"!
Benim nazarımda...
Belki kıymetli olan,
Konaktan ziyade,etrafındaki surlardı,
Belki yakından değil de,
Irakta ve boğazdayken güzeldin,
Eski değildin ama,
Ciltli de değildin!
Yoksa İstanbul'un semtleri değil de,
Altındaki dehlizler miydin,kapkaranlık...
Zifirin bulaştı gözlerime,
Zatımda yapar âmâlık,
Ne kadar yürüsem beyhude,
Her yanım dönemeç,
Sıra sıra meşale bölmeleri,
Hangisine diyeyim,
"Al sen tut meşalemizi!"
Benim de az sarnıcım yok,farkındayım,
Zaten kim müşerref ve mütekamil ki,
O görklü Ayasofya misali!
Zatından Dikilitaş olman beklenirdi,
Abide-i zafer edasıyla,
Maalesef hep yıkıldın,
Bir Hipodrom oldun,
Bir Sultanahmet!
Kayıt Tarihi : 26.7.2025 14:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!