Önsöz
Değerli dostlarım,buraya yazacağım hikaye biraz uzun soluklu olacak,çünki içimdeki öfkeyi birkaç satırlık şiirlerle anlatamadım.Yada bana yetmedi.Canımız Türkiyemizin her köşesinde anaları feryada boğan,nazlı Zeyneplerimizi dul,doğmamış bebeleri öksüz bırakan hain terör örgütlerine karşı daha fazla sessiz kalmayı kendime yediremediğim için kaleme aldığım bu hikaye,şehit ailelerimize acılarını paylaştığımızın sunumu,şehitlerimize unutulmadıklarının ve unutulmayacaklarının yemini,şanlı bayrağımıza kalemimizin borcu olarak yazılacaktır.Ve ben bu sayede biraz olsun vicdanımı rahatlatmakla beraber Atalarımızın yüzyıllarca ödediği diyeti,gerekirse tekrar ödeyebileceğimizi haykırmak istiyorum.Şanlı,şerefli,nazlı hilalimizin Türk semalarında dalgalanmasının diyeti eğer bizim kanımızsa o kan bizim damarlarımızda mevcuttur,ve hal asaletinden birşey kaybetmemiştir.Büyük türkiye cumhuriyetinin,Büyük liderlerine duyurulur.
Bindokuzyüzseksen'lerden buyana
Otuzbin defa kıydı canıma
Sonunda oltaya takıldı amma,
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman