İhanetin şeklinin olmayacağını düşünüyordu Hilal,yani Murat karşısına geçmiş örgüte ihanet ettiğini söylüyordu,acaba bu doğru bişeymiydi.Bir çeteye bile olsa ihanet affedilebilirmiydi,bir insan eğer başka biri için birilerine ihanet edebiliyorsa,günün birinde o başak birinede,daha başkaları için,yada değişik çıkarlar için ihanet edebilirdi.Daha birkaç gün öncesine kadar o örgütün emirlerini yapabilmek için gözlerinin içine baka baka yalanlar söyleyen bu adam değilmiydi,şimdi onun bundan sonra dürüst olacağına nasıl inanabilirdi,
Hem sadece Azize hanımı öldürmüş olmaları değildi,önemli olan hizmet ettikleri amaçtı.Eğer Azize hanımı Murat şahsi bir davadan ötürü öldürmüş olsa belki kendisini savunacak nedenleri olabilirdi.Yani elbette cinayetin hiç bir türlüsü affedilemezdi ama azda olsa tahrik,bunalım,hırs,öfke,intikam duygularıyla yapılmış bir cinnet olarak düşünüle bilir,ve kanuni yollarla verilecek cezaya razı gelinebilirdi.Oysa bu durumda birileri öldüreceksin dedi diye,bu ülkenin bölünmesi,vatanın parçalanması amacı için örgütlenmiş bir grubun direktifiyle insanları öldüren bir suikastçiyle karşı karşıyaydı.Onu affetmek istemiyordu,sevgisi buna yetmiyordu,ve hiçbir sevginin buna yetebileceğini düşünmüyordu.
Babasından,annesinden,büyüklerinden,öğretmenlerinden,vatan toprağının kutsal olduğunu ve satılamayacağını öğrenmişti,öğrenmeklede kalmamış bu düşünceyi kabullenmişti.Ülkesini seviyordu Hilal,halkını,askerini,devletini,bayrağını,seviyordu.Ve bunlardan herhangi birinin bölünüp,parçalanması için çalışan hiç bir güce,sevgi duyamazdı.Bu resmen vatana ihanet olurdu,ve bunu yapmayacaktı.O ki,ülkenin geleceğini garantiye almak için,sağlam bir nesil yetiştirilmesinde etkin olmak için öğretmen olmuştu.Şimdi kalkıp öğrencilerine Atatürkü anlatırken'' Çocuklar büyük Atatürk yurdun dört bir yanından farklı etnik grupları,farklı mezhepleri,farklı kültürleri aynı bayrak altında toplamış,her karış toprağımızın türkiye cumhuriyetinin bir parçası olduğunu ve değerinin aynı olduğunu dedelerimize,ninelerimize anlatmış,bu sayede Kurtuluş savaşını kazanmıştır.Bu vatanın her karış toprağında bu ülkenin bütün halkının emeği vardır.Ama ben sizlere bunları anlatmakla beraber,bu ülkeyi bölmek isteyen,farklı haritalar çizip,bu hayali haritaları hayata geçirmeye çalışan insanların maşalarından biriyle aşk yaşıyorum,ve benim için aşk vatandan filan değerlidirmi diyecekti.Hayır hayır bu onursuzluğu yapmayacaktı,onlarca sevgili,eş,bulabilirdi ama başka bir vatan daha bulması imkansızdı.Bunu yapmayacaktı,ucuz bir sevda için,büyük bir sevdayı satmayacaktı.Doğruca gidip Muratın yerini polise bildirecek ve daha fazla insanın katledilmesini engellemek adına devletine yardım edecekti.Tabii şu anda bunu Murata söylese kendisini ve halasını tehlikeye atabilirdi.En iyisi daha önce Muratın yaptığını yapmaktı,yani ona onun silahıyla karşılık verecekti,rol yaparak,yalan söyleyerek.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Güzeldi,devamına :)
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta