Arzu dediğini yapmış,Hilalle konuştuğu geceden iki, gece sonra Salimle yaşayacağı eve gitmişti.Hilal Gürçeşme'de,Arzu Buca'dadaydı artık.Araları yakındı ama belki ilk günlerin yoğunluğundan,belki yıllardır birlikte olduktan sonra ayrılmanın verdiği ince gururdan birbirlerini aramıyorlardı.Hilal bu durumun fazla uzun sürmeyeceğini düşünüyordu.Yani Arzu çok çok bir ay sonra,eşyalarını toplayıp geri dönecek,Salimle ayrıldığını söyleyecekti ona.
Hilal işsiz geçen günlerinde,artık arzuda olmadığından para sıkıntısı çekmeye başlamıştı.Bakkala,manava borçlanmaya başlamıştı.Ev kirasını Arzu ödeyip çıkmıştı ama eğer iş bulamazsa bir sonraki kirayı ödemesi imkansızdı.Kaldıki iş bulsa bile,tek başına kiralık bir evde oturması,elektrik su,parasını yetiştirmesi zordu.Odun sobası yakmakla uğraşamamışlardı,ve elektrikli sobayla ısınmışlardı,bahara yaklaşmalarına rağmen,hala kuru soğuk oluyordu ve sürekli ısıtıcı yanıyordu.oldukça yüklü bir fatura gelecekti ve bunu Hilalin ödemesi imkansızdı.
Bu şehirde tekbaşına,hemde işi olmadan daha fazla kalmanın anlamsız olduğunu düşünmeye başlamıştı Hilal,Tayini çıkana kadar,yada yeni bir iş bulana kadar ya Halasına gidecekti,yada İstanbula ailesinin yanına geri dönecekti.
Birinci seçenek biraz canını sıksada,ikincisine göre daha cazipti,Çünkü eğer eve geri dönerse babası ''bak gördünmü,ben dedim yapamazsın kız başına oralarda'' diyecek ve haklı çıkmış olacaktı.Bu zoruna gidiyordu,pes etmek istemiyordu.Hem şimdi giderse bir daha çıkamazdı bunu biliyordu.
Sıkıntılarını biraz olsun hafifletmek için paraya ihtiyacı vardı.Tek çare annesinin kendisine evden ayrılırken verdiği bileziklerden birini bozdurmaktı.Annesi Hacer hanım,evden ayrılırken kendisine üç bilezik vermiş,eğerçok zorda kalırsan kimseye el açma,sat,benim kolumda duracağına işe yarasın demişti.Defalarca sıkıntıya düşmesine rağmen satmamıştı,çünkü her seferinde Arzu kendisine borç vermiş,ama bir çoğunu geri istememişti.Şimdi kendisine borç verecek Arzuda yoktu,evlerini ayırdıktan sonra ondan borç isteyemezdi,hem borç almak bir tarafa Hilal en yakın zamanda borçlarını ödeyip,Arzuya olan ezikliğini gidermek istiyordu.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum