Paslı demir girmeyince ateşe
Onu saran paslarından arınmaz.
Hele bir de çekiç yerse peş peşe.
Artık onda ne küf ne pas barınmaz.
Söz içinden manasını süzmeye.
Kördüğümü ilmek ilmek çözmeye.
Çıplak gözle gördüğümü yazmaya.
Kağıdım da kalemim de erinmez.
Bakmak ayrı görmek ayrı husustur.
Tüm duygular gönüllerde mahpustur.
Marifet ki Evliyaya mahsustur.
Yaşarmayan hiç bir göze görünmez...
İblislerin iki başlı yılanı.
Doldursa da boş bulunca alanı.
Nifak ehli süslese de yalanı.
Gerçek tektir binbir şekle bürünmez.
Sevda denen kalpten kalbe akıştır
Sevdaları tetikleyen bakıştır
Hakikatin yolu elbet yokuştur.
Hiçbir zaman rahat rahat yürünmez...
İsmailim haber saldım dostuma.
Güveler hep delik açtı postuma.
Kutlu Sela verilmeden kastıma.
Bu kalemim yere düşüp sürünmez
Kayıt Tarihi : 4.11.2006 21:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İsmail Sıkıcıkoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/11/04/pasli-siir.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!