Yorgun duvarları gördüğümde,
Yoksulluğun fragmanı canlandı beynimde
Bizi kendine hasret bırakan göçün
Unutulmuşluğun burukluğu ve şaşkınlığı içimdeydi
Otların bile sert kayalıklara yenildiği
Gelecek kaygısı pişiren yaşamların ortasında paslıydı kilitler
El değmemiş olmanın faturası gibi kendine dokundurtmuyor, terk ettiren değil, terk eden suçlu diyordu
Cızlavet lastik ayakkabılarım ayağımda olmadığı için
Üzerinde yürüdüğüm topraklar
Alışkanlığını kaybetmişti bana
Duvarda hala asılı duruyordu telden yapılmış arabam
Eski kareleri dondurarak ilerliyordum
İçinden kaç kere geçtiğim ve geçmediğim o kapılar sanki bana yol vermek istemiyordu
Acaba ne demek istiyordu?
Asma kilit zamanın tüm paslarını üzerinde taşıyordu
Çürümüş pencereler ile odalar aynı, tahta kapılar aynı, sıyrılmış yinede yerini terk etmeyen solgun boyalar aynı, damlar aynıydı
Belli ki bir tek ben değişmişim
Terk ederken yüz çevirmişliğim ortada iken,
Şimdi tekrar dönüp dolaşıp ne diye gelmiştim
Geçmişimin, aidiyet duygumun beni bağrına mı basmasını bekliyordum!
Kendinden bıkmış bir mevsim gibiydi an
Yeni bir mevsim içimde taarruza geçiyor
Toparlan gidiyoruz diyordu
Kimsesiz anların hesaplaşması yolunu bulmaya çalışıyordu
Anılarım geçmiş bir zaman da yorulmuş gibi duruyordu
Çekiyordu zaman kara çalı gibi beni içine
Sararmış yorganlar örtmüştü tarlaları
Toprağımın bağrında bir yara gibi duruyor
Rüzgarın salladığı yorgun yapraklar gibi sallanıyor
Sanki bir zaman celladı gibi ölüyordum
Birbirinden çok şey koparan mevsimler misali
Toprağımdan, aidiyet duygumdan, vatanımdan istemeden kopuyordum?
Geçmişimin ve geleceğimin üzerine örtmek istemediğim tüm kapılarımı 'paslı kilit' yeniden üzerime kilitliyordu
Kayıt Tarihi : 22.11.2017 21:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam ve saygılarımla
TÜM YORUMLAR (1)