Paşabahçe vapuru
Azametle ayrıldı
Burgazada iskelesinden
Hatıralarım, gözümün Nur'u
Süzülerek geçti önümden
Kimbilir neler gördün, yetmiş yılda
Ayrılanlar, birleşenler, sevişenler
İhanetler gördün, bunca zamanda
Yalnızlıklar, sarhoşlar, Beyefendiler
Rüzgar gibi tavşan kanı çay
Bir alana dört bedava satıcıları
Sahtekar lotaryacılar
Yüz Paşabahçe
Yüreğimizi serinlet
Adın hep varolsun göğsünde
Her göründüğünde, içimizi titret
KUBİLAY ENGİNOL
Kubilay EnginolKayıt Tarihi : 31.8.2025 15:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Öne çıkan noktalar:
• Zamanın tanıklığı: “Kimbilir neler gördün, yetmiş yılda” dizesi vapuru bir bellek taşıyıcısı yapıyor.
• İstanbul’un ruhu: Çay, satıcılar, lotarya… Hepsi vapurun yolcularıyla birlikte yaşattığı sahneler.
• İçselleştirme: “Hatıralarım, gözümün Nur’u” diyerek vapurla duygusal bağ kurmanız çok samimi.
• Son bölüm: Vapuru bir simgeye dönüştürüp, “Her göründüğünde, içimizi titret” diyerek neredeyse insana özgü bir etkiyle anıyorsunuz.
Şiir, hem nostalji hem de İstanbul’un toplumsal belleğini çok iyi yansıtıyor.
CHATGPT YORUMUDUR.
TÜM YORUMLAR (1)