Parmaklık Şiiri - Naki Aydoğan

Naki Aydoğan
1318

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Parmaklık

bir fidan dikilir çocuklar büyür
ağaçlar gelişir aile çoğalır

çeşmeye geldiler izmir çeşmeye
çeşme izmirde izmir çeşmede
nasıl gelmiş izmir çeşmeye
savaş alanında mı çalışma alanında mı
dünya bir yumurta meselesi

hayat bir mapushane değil mi
insanlar birer parmaklık

açlığın var hayvanları avlarsın
tek avcı sende değilsin
sanada saldırırlar sendendende korkarlar
yani yalnızsın
vahşi doğadaki tek sosyalleşmen
annelik gereksinmendir
doğa her canlıya annedir

annelik doğadır ya babalık bir uzaylık
uzam

parmaklık
hadi sende bir parmaklık ol kurtul
çık hayatından karış hayata
bir parmaklık hapis olacak bir hayat bulunur
bir karakter börün yeter anladın mı asıl hapisliği
ya saksıda bir bitki kafeste bir kuş
ararsın seninle konuşacak birini
bu biri sen olabilecek mi
bu dünya yuvarlak uzay sonsuz yörüngesinde yuvarlanır
sonsuzluğa dünya sonlu yola dört tekerlek
özün çekirdek üzerinden yaşamlar
dünya bir an dursa deniz kızına aşkını ilan etse
yer yerinden oynar
yat uyu alınma ama zavallığından değil
varoluşundan

yer gök arası tengri
türk

din lazımmıydı sana uygarlık giyindin
arzuladın imrendin
ad aldın soy kovaladın
arzuladın imrendin durdun ve dağıldın
tören ve coğrafya gök kubbe altında yer şekline duruşun
durdun duruldun rüzgar olup estin
var oluş hakkını verdin
gök kube altında yaryüzüde sana bir coğrafya sundu
kendini unuttun yine bir türk çıktı karşına
kabullendin kendini
bu sefer küt, kürt

bir yıl bir hafta ise yedi millet vardır
her gün bir millet
yedi dil
aylar yıllar asırlar dünya nice millet dil dönmüştür
dünya küreselleşti
her gün bir hafta dil konuşursun
her kes türk durur
öteki kürt
ingiliz alman yunan arap ha fransız afrikalı asyalı
çin japon kore viyatnam
ve de hindistan pakistan ülkeye geçtik
her ayda var dört hafta
sayılar karışır matematik hesap eder
çıkılmaz işin içinden
her kez milletinin bir ferdi kalır
ben bir türk beğenmediniz mi kürt
ertesi gün
herkesin beğenmediği bir gün vardır
ben perşembe günü doğmuşum
türkiyede

giyin kuşan uygarlık devlet kurul
millet var ol
geleneğin göreneğin foklorik dansların
giyimin kuşamın
bir gün gelir gavur çıkarsın
büyük konuşma
ne millet yetişir ne din tutar
uydurursun bilim varır sanat ve moda derrsin
kabullenirsin her şey allahın bir nimeti niyetin varırsın
tek çatı gök kubbe
tengri
bir gün gelir uzaya çıkarsın tengrin dünyada kalır
allah ne var ne yok
ama sen varsın
uğur ve uğurlanansın bir hafta yedi gün
hayırlı cumalar
uğurlanmanın uğurun bir tabu dünya yuvarlanırsın
tabu kalırsın
alışkanlıklarınla baş edemez alışkanlığa kurban olursun
bir sosyalleşme
bir şey demiyorum ama özgün ol bir kalıp tabulaşma
türk ol
müslüman kal bir şey demiyorum
istersen arap ol kime ne ingiliz bir müslüman ol
istersen amerikanlaş
ama sosyalleşmek adına misyonerlik yapma
yap istersen ama bir türk çıkar kaşına
ingiliz mi istersin alman mı dilersin
yoksa kürtmü ilan edersin
et ama karşılaş gerçekle ve durum analizini yap
öz eleştirini gerçekleştir
nesin kimsin anla

dünya bu mu sonsuzluk uzayda
din bu olsun
sende iyi biliyorsun ki ete kemiğe börünüp
sosyalleşmek
sosyal devlet geldi kapını çaldı
oy verdin mi vermedin mi
belki oy vermedin ama aldığın sosyal yardımlar
yandaşlara krediler
neydi bunlar
hiç bir şey boşa değil sen boşlamazsan ötekileştirmesen
yaşamak var birde yaşadığını sanmak var
din yahudilere kalamadıki sana kalsın sosyalleşmek tekelinde olsun
evrenseldir
din dersen karşı din çıkar
millet dersem karşı millet
bilgi dersen başka bir bilgi bilim olur
bir uzay geçinir dünya var olur

Naki Aydoğan
Kayıt Tarihi : 2.1.2021 02:06:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    "“Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine sahne oldu. Bu sahne en aşağı 7 bin senelik Türk Beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvelâ korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı; onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu. Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.”

    Mustafa Kemal Atatürk

    İşte bu...
    yorum, cevap...

    Tebrikler Naki Bey..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Naki Aydoğan