Papatya(lar) -II..// elimizde papatya; ruhumuzun ve bedenimizin zıt yönlü iki hareketli gibi birinin bir diğerinde ayrılmak zorunda olduğu bir kavşakta oluruz.. ruhumuzu düşürmüş olduklarımızla uzaklıklara yolcularken,bedenimiz papatyanın sevmiyor kısmının döküldüğü yerde kalır..dökmüş olduklarımızdan adı yakınlık olan; gün yüzü görm...emiş en siyahımsı mahzenler,sislerle kaplı mekanlar,karanlık coğrafyalar ve en soğuklu kışlar inşa edilir..oralarda,kendi ruhundaki insanlığa işkence eden işkenceciler,hokkabazlar,dalavereciler,serseriler,hırsızlar,asalaklar,çanak yalayıcıları ve sayısız hilkat garibeleribir'nin bir şahdamarı yakınlığında,bir şaman hissiyatıyla,iyinin kötüyü bertaraf etme savaşı verilir..onların yırtık yulafımsı heybelerinde ansızın sırtlanlar,çakallar,leş kargaları ve bataklık yılanları dört bir yanımızda bitiverirler..her anı deli bir kırbaç gibi şaklayan esrarlı bir yalnızlığa mahkûm oluruz..sinsiliğin,hainliğin,kinin,,yalanın,,ihanetin,cinayetin ve biltekmil bütün kötülükleri barındıran suç bataklığında yaralarımızın kabuk tutmasını bekleriz..
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta