İbrahim Dikmen 2 - Papatya Masalı İki Şi ...

İbrahim Dikmen 2
481

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Adı üstünde, papatya masalı gibi bir sevda yaşamış papatya prensesi ve prens.
İkisi de çok mutlularmış prensesini gördüğünde bir başka çarpıyormuş yüreği prensin.
Tabi ki prenses de aynı duyguları yaşıyormuş bir birlerini gördüklerinde bir başka parlıyormuş gözleri.
Prensin kömür karası çocuk gözleri, prensesinin kahve koyusu ahu gözlerinde tutsak kalıyormuş her defasında.Aradan günler, aylar geçmiş prens hep yanında görmek istiyormuş sevdiğini, öyle sevmiş ki, papatyasını onsuz yapamaz olmuş lakin, prensin sevgisi bunaltmış prensesi,çünkü aralarına mesafe koymayı becerememiş prens, bu da prensesin çok sevdiği prensinden kaçmasına, uzaklaşmasına sebep olmuş, benim sevdiğim prens bu olamaz, artık benim olduğum kırlara gelme, sadece yüreğinde sev ve orada sakla beni çok korkuyorum başka çiçeklerin diline düşürme beni demiş prenses.
Prens çaresiz içine gömmüş acılarını, gözyaşlarını zehir gibi akıtmış yüreğine, günlerce, geceler boyu ağlamış prensesinin yokluğunda. Aradan günler geçmiş prens çok bunalmış prensesinin yokluğu onu kahretmiş. Bir gün kırlara çıkmış prens tepe bayır dolaşmaya başlamış, prensesini görememek, onun güzel sesini duyamamak hayata küstürmüş nefes alamaz olmuş prens. bir dağın yamacında papatyaların olduğu yerden geçerken, bir papatya seslenmiş prensim prensim diyerek ağlamaklı, prens ne görsün bütün papatyalar başlarını öne eğmiş ağlıyorlar. Ne oldu size böyle sevdiğim papatyalarım demiş prens. İçlerinden bir tanesi prensesimiz çok üzgün, her gün ağlıyor bizim yanımıza da gelmiyor ne olur prensim, onun yüzünü güldür, yüreğini sevginle doldur ki! yine aramıza gelsin, prensesimiz mutlu olursa bizde mutlu oluruz, ne olur onun kahve koyusu gözlerinden yaş akmasın, o güzel gözlerden mutluluk ışıkları saçılsın demiş papatya. İşte o an, prensin kömür karası çocuk gözlerinden yaşlar süzülmüş, size söz veriyorum, prensesinizi bir daha üzmeyeceğim, onu başıma taç, yüreğime sultan yapacağım demiş prens. Papatyaların arasına eğilerek, tek tek silmiş gözyaşlarını ve hepsinin yaprağından öpmüş okşamış papatyaların.
Size prensesinizi geri getireceğim söz veriyorum, yine eskisi gibi mutlu olacaksınız, başınız dik, gözleriniz yine ışık saçacak eskisi gibi demiş prens. Prensesiniz benim helalim, benim kadınım o benim yüreğimin tek sahibi, onu tanıdığımdan beri, kimse dokunmadı yüreğime, kimse tenime değmedi, benim sol yanımda sadece papatyam var demiş prens. Şimdi kaldırın başlarınızı, size böyle üzgün durmak yakışmıyor siz asil papatyasınız, artık gözlerinizden mutluluk ışıkları saçılsın demiş prens. Papatyalar hep birlikte kaldırmışlar başlarını, gözleri bir başka ışıldamış, biz seni çok seviyoruz prensimiz, sakın prensesimizi bir daha üzme demişler. Prens yaşadığı acılarla daha bir olgunlaşmış artık. Prensese olan sevgisini yüreğinde saklayacağına, onu ömrünün sonuna kadar bekleyeceğine söz vermiş papatyalara. Ben sizi ve prensesinizi çok seviyorum, siz olmazsanız bende yaşayamam ölürüm demiş prens. Prens papatyalar ile vedalaşıp ayrılmış kırlardan, artık prensesi ne zaman görmek isterse, ne zaman sesini duymak isteyip ararsa o zaman görecek, konuşacakmış papatyasıyla söz vermiş ona.
Yaşadıkları acılar onları bir başka olgunlaştırmış, yüreklerindeki sevda bir başka büyümüş, prens bir gün sormuş prensesine sevdam buralardan gidecek misin yoksa kalacak mısın diye, prenses gitmek istemiyorum ama demiş. Gitme prensesim demiş prens, benimle kal, yüreğime sultan helalim eşim ol demiş prens, hele bekle şimdi bir şey diyemem prensim, sabret sabret ki her şey güzel olsun demiş prenses. Artık prens daha bir dikkat eder olmuş gitmiyormuş artık prensesin olduğu kırlara biliyormuş ki! en ufak bir söz prensesinin üzülmesine sebep olurmuş. Rabbim utandırmasın sevdiğim, ben seni yüreğimde de sevmesini bilirim demiş ve vedalaşıp ayrılmışlar kırlardan prenses ve prens.

Tamamını Oku