Yeterince yaşadım, gördüm, duydum ve yaşlandım
Hiç aşık olmadığını söyleyen kalp, inan bana taştandır
Duygularım ve hislerim, gönül cehenneminde haşlandı
Bir günahtın sen, sevdim ve hoş gördüm, lakin taşlandım
Papatya, en derin duygularımın üzerinde taçlandı
Sen ne kadar git desen de gönül kal derdi, kaçmazdım
Yaptıklarımın söyle, sevmek dışında kaçı farzdandır
Seni büyüten göz bebeklerimin duygusu, hazdandır
Sana bırakmış olduğum her bir duygu, yaştandır
Beni hayata bağlayan, güneş değil ki, sen kokulu yazmandır
Düştüm, toparlandım, ve yazdığım satırlara yaslandım
Umutsuzluğumun umudu, göz bebeklerinde ki yazdandır
Sızlandım, gönlü hakkıyla taşıyabilenin olmalıydı ömür
Beni, bağlı olduğum yeryüzünden alın, mehtaba gömün
Hatta unutmuş olduğunu, her Ademoğlu biliyor,
En sevdiğim hastalığımın ilacıdır, sahip olduğun gönül
Karanlık bir çağın başlangıcını oluşturuyor, gidip gelmeler
Hasat zamanı dahi başlayabilir, sen duygularımı silmeden
Can çekişen bir bedene sahibim, kurtulamıyorum ezilmeden
Ve hatta, anlatabilirdi belki yaşadıklarımı sana esir beden
Esirgemem, dalından koparılmış bir yaprağı rüzgarından
Öyle derinden eser gider, kaçıramam gözlerimi yüz ağından
Beynim dolambaca düştüğünden beridir, DU’ dağında
Kurtulamam, intihar ediyor beni öldüren kelamlar dudağından
Su dağından, aşağıya atamıyorum sana ait olan benliğimi
Geride kalan birçok şeyi hatırlamıyorum, ben değilim
Onca duygu var dile gelir, yazdıran sensin de yazan ben değil
Anlamıyorum, bunun sonucu nedir intihara mı meyilliyim
Beyin değil, kalptir aslında kaptan, sana aşka doğru yön verir
Tekrar biz olma umudum, göz kapaklarıma demir atan bir gemi
Denebilir tam bir yılı geçmişiz, umutsuzluğun yıkımı yörünge mi?
Sarsıyor ve hatta deviriyor gövdemi, yine de gösteriyor yönüm seni
Gizli değil sevgim, gizli değil aşk, saklamıyorum ne sırı ne de seri
Şuan karşında dik durmaya çalışan adam, yaktığın gönlün eseri
Mutlu olmalısın, zarafetin sardı gökkuşağının ahenkli yedi rengini
Bir kaleme hapis olsa doğa, yine de yazamaz sen kadar dengini
Yine de söndüremiyorum yazamadıkça içimdeki seni,
Yazamamak kırdı bileklerimin var olan direncini
Mutlu olabilmek, tek duasıdır gerçek bir dilencinin
Hiç kimse ve hatta hiçbir şair, bilmiyor Muhammed’in içindeki seri
Kayıt Tarihi : 30.11.2013 20:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!