Evimizin önünde büyük bir meydan vardı,
Bir gün oraya büyük bir sirk geldi.
Bazen çıt cıkmaz,bazen o çadır kahkahalarla inlerdi.
Merak ederdim hep.bu insanları bu kadar güldüren neydi.
Bir gün dedeme,ne olur bizde bu sirke gidelim dedim.
Dedem tamam evlat dedi,hazırlan haydi gidelim,
O gün en guzel urbalaımı giydim,
Sevinçle dedemin koluna girdim.
Bu insanları bu kadar güldüren neydi görecektim.
Içeri girdiğimizde,herkes sessiz ve sakindi,
Önce hayvanlar,akrobotlar,sihirbazlar,cambazlar,
hepsi birer birer hünerlerini gösterdi.
Derken arkadan,düşe kalka bir palyoco geldi.
Herkesten,bir çığlık,ıslık sesi yükseldi.
Neler yapmadı neler,neler anlatmadı ki?
O gece karınlarım ağrıdı,gülmekten gözlerimden yaş geldi.
Kendi kendime dedim,ne neşeli bir adam,
Bütün stresimi giderdi.içime bir huzur geldi.
Hehalde yoktur bu adamın, hiç bir gamı kederi.
Yoktur hiç bir derdi.
Bir gün parkta dolaşırken,
masaların birinde yalnız oturan bir adama gözüm ilişti.
Tek başına oturmus,hem kağıda bir şeyler yazıyor,
Hemde için için ağlıyordu besbelli,
Yaklastm adama amca masana oturbilirmiyim dedim?
Ağladığını belli etmemek için,
Gözünün yaşını elinin tersiyle silerek
Tabii otur be evlat dedi.
Kağıda bir göz attım,kağıdın başındada bir yüz rakamı,
Yazdığıda şiire benziyordu,
Anladım ki yüzüncü şiirini yazı yordu.
Hemde için için ağlıyordu..
Kağıdın üzerinde bir kaç. damla göz yaşı düşmüş, kağıt ıslalkdı.
Amca dedim,nedir derdin? nedir seni böylesine üzen, ağlatan,
Derdim çok be evlat dedi,daha küçüksün.
Anlamazsın ki anlatsam.
Hem hangi birini anlatayım,bilmemki nereden basşasam,
Acımıştım adama,Belliki çok,çok derdi vardı.
Belkide ömür boyu hiç gülmemişti.
Aklıma bizim sirkteki palyaço geldi.
Amca dedim,bizim şu parkda bir palyaço var
O her aksam,milleti gülmekten kırıp geçiriyor.
Insanda ne gam,ne kasavet bırakıyor,
Sende bir gün ona git belki unutursun dertlerini.
Başımı okşuyarak,alçak buğulu sesiyle,
Gözleri nemli,işte o palyço benim evlat dedi.
Ve devam etti,oğlum sen benim gibi olma.
Ya göründügün gibi ol,ya da oldugun gibi görün dedi,
Dona kaldim,hiç bir şey demeden oradan uzaklaştım.
Şiimdi elli beş yaşımdayım,
Birdaha hiç bir sirke gitmedim,
Dip:not:Iste o çocukda,parkda şiir yazan adam da,
sirkteki palyaço da, benim.
Bu güne kadar insanları mutlu etmekten
kendimi mutlu etmeğe fırsat bulamadım,
Söz Yazarı:Erol sagun.
Tarih:27 Agostos 2001 Gün Pazartesi.
Saat:10,35.
,
Erol SagunKayıt Tarihi : 28.2.2007 17:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Erol Sagun](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/02/28/palyaco-oyku-2.jpg)
Gözleri nemli,işte o palya.ço benim evlat dedi.
Ve devam etti,oğlum sen benim gibi olma.
Ya göründügün gibi ol,ya oldugun gibi görün dedi,
Dona kaldim,hiç bir şey demeden oradan uzaklaştım.
Şiimdi elli beş yaşımdayım,
Birdaha hiç bir sirke gitmedim,
Biraz da cimri olmak gerekiyor sanırım bazı konularda, saygılarımla.
Hepimiz hayatta bir maske takıyoruz zaman zaman, bazı mutlulukları kazanmak ya da bazı gönülleri mutlu edebilmek için... Bunun bedeli, elbette dönecektir yüreğinize. Saygı ile ...
TÜM YORUMLAR (2)