Palamar(mutluluk Gemisi) -14

Gemimiz yunan adalarına doğru masmavi suları yararak ilerlerken,ben artık kararımı vermiştim.Hayatımı sonsuza kadar birleştirmeyi düşündüğüm Esma'ma artık evlenme teklifi yapmalıydım.Çünkü bazen yarınlara diye bıraktığımız, tehir ettiğimiz olaylar için zamanımız kalmayabilirdi.

Hazır revir boşken,çok güzel bir ortam hazırlayarak, ona sürpriz yapmalıydım.Revirin her tarafını süsleyerek, sanki gökkuşağı odanın her yerine değmiş gibi loş ışıklarla, tütsülerle mistik bir ortam hazırladım.Dudaklarımdan birden haram geceler şarkısı dökülmeye başladı.''aklım başımda değil ki, sebebini bilmiyorum,bize nazar değdi inan, adım gibi biliyorum, yine bana haram geceler,senin için ağlıyorum. yar yine bana, haram geceler,senin için ağlıyorum.yanıyorum yanıyorum, ah yanıyorum yanıyorum, yar yine bana haram geceler, senin için ağlıyorum.yar yine bana haram geceler, senin için ağlıyorum.hatıralar gözlerimde, dalıp dalıp gidiyorum, acımasız dertlerimle, yapayanlız yaşıyorum, yine başım belalarda, senin için ağlıyorum.yar yine bana, haram geceler, senin için ağlıyorum.yanıyorum yanıyorum,ah yanıyorum yanıyorum,yar yine başım belalarda,senin için ağlıyorum, yar yine bana,haram geceler senin için ağlıyorum.''
Masanın üzerindeki mumları ve tütsüleri yaktım ve kendi ellerimle hazırladığım güzel bir akşam yemeği için (bir tek kuş sütü eksikti aşkıma ellerimle patates kızartması köfte ve salata hazırlamıştım ) Esma'mın gelmesini beklemeye başladım.Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki, ben heyecandan sanki yüreğimin duracağını sanıyordum.

Tam esma revire gelirken,Cd çaların düğmesine bastığımda, Berkantın çok sevdiğim samanyolu parçası çalmaya başladı.''Bir şarkısın sen,ömür boyu sürecek,dudaklarımdan yıllarca düşmeyecek.Sen ruhumun vazgeçilmez güneşisin,sen kalbimin mehtabısın güneşisin.''Esma'm çok güzel masmavi bir gece elbisesi giymişti,bir kuğu zerafetinde o kadar güzel ve salınarak yürüyorduki,bu dansı bana lütfedermisin dememe gerek kalmadan kollarımın arasında buluverdim...İkimizin vücudu sanki tekleşmiş gibiydi ruhlarımız sanki uçuyordu.Ellerim belinde, başını omuzuma yaslayarak, bu dansın hiç bitmemesi için dua etmeye başlamıştım.Memleket gözlü,şiir gözlü sevdiğim,ben sana ölümsüz bir tutkuyla bağlanmıştım artık.Yemeğe oturmamızı bile bekleyemeden,cebimde aylardır sakladığım tek taş yüzüğü parmaklarına geçirerek, hastalıkta ve sağlıkta sonsuza dek eşim olmaya,soyadımı almaya ve hayatı bölüşmeye ve beni sonsuza dek sevmeye, benimle evlenmeye hazır mısın bir tanem? dediğimde, gözlerinden yaşlar akarken evet aşkım diyerek sarıldı boynuma..Çok mutluydum çok..Sen kalem ol ben de kağıt yaz beni yarim yarim, çiz beni yarim yarim, çöz beni yarim yarim, diyerek o güzel alnına busemi koydum ve artık sadece Esmam için yaşayacaktım..