Gökçe ada'ya geldiğimizde İlker kaptan demir atarak,gemimizi adanın güvenli bir yerine yanaştırdı,sandalla adaya çıktık.Ümit ve Ali kaptan da ilker'e yardım ederek, gemimizi kışın sert koşullarına hazır olacak şekilde çatlaklarını onarmaya başladılar.
Geminin sert koşullarda açılmış olan incecik sızıntı şeklinde su alan kısımlarına silikon,vernik,doğal ham balmumu ve macun sürerek gemimizin buzullara bile gidebilmesini sağladılar.Semih kaptan erzağımız azaldı diyerek alış verişe çıktı.Elif de ben adada biraz dolaşayım diyerek izin istedi.Biraz yalnız kalmasında yarar var diye düşündüm.Ben de Esma ile artık konuşmalıydım.Zamanı çoktan gelmişti.Ona artık, onu ne kadar beğendiğimi,görünce kalbimin nasıl attığını,ayaklarımı yerden kestiğini anlatmalıydım.
Esma durgunlaştığımı farkettiğinde bir şey mi var kaptan diye sorduğunda,yüzümün kızarmasını anlamaması için, dün gece uykumu tam alamadım ;o yüzden yüzüm kızarık diyerek, belli etmemeye çalıştım.Bu kızın yanında neden dilim tutuluyordu,bülbül gibi şakıyan dilime ne oluyordu ya?
Adanın deniz kenarında bir balıkçı lokantası vardı.Mangalda balık yemeyi özlemiştim,birlikte balık keyfi yapalım mı ? dediğimde, sen bilirsin kaptan dedi.Hem de balıklar pişerken ben de cesaretimi toplayıp ,ona duygularımı açabilirdim belki.''Esma senin yanında çok mutluyum,sen benim için çok özel birisin dedim'' ;ama bu cümleyi o kadar yavaş söylemiştim ki fısıltı halinde çıkmıştı ağzımdan,kızcağız ne dedin kaptan dedi.Ben de gözlerin o kadar güzel ki diyebildim sadece.Masanın üzerindeki peçeteyi alırmış gibi yaparak, eline elim deydiğinde,o kadar hoşuma gitmişti ki, avucumun içine aldım elini ,belki cesaretimi toplarım,rahatça açılırım diye...
Hasan ElibolKayıt Tarihi : 20.11.2006 20:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!