Bir telaşla gelirdi ramazanlar
Sevinçle karşılanırdı.
Yemekler tabak tabak dağıtılır,
Konu komşu iftara davet edilirdi.
Çoluk çocuk anlardık,
Tutamasak ta ramazanın geldiğini.
Oruç nasıl bir şeydi,
Çocuk aklımızla anlamaz,
Nerede, hangi taraf ta,
Neresinden tutacağımızı sorardık.
Burcu burcu nasıl da kokardı,
Ekmekte azizleşirdi insanlar gibi,
Ramazana has bir koku sanardık çocukça.
Sahi, ekmek neden başka aylarda kokmaz.
Remzi dayının Orucunuzu tutun
Satın alacağım demesi yok mu,
Keyiflenirdik.
Bu gün tutacağım orucu,
Kaça remzi dayı, kaça alacaksın derdik.
Tutardık hem de esaslısından olurdu.
Fiatını belirleyen hep Remzi dayı olurdu
Tadı neresinde idi ramazanın
Yapılan davetlerinde mi
İkramlar da mı,
Tabak tabak dağıtılan yemeklerde mi,
Kıvamını tadını belirleyen neyi idi.
Heyecan, telaş ve sevincin karışması mı bilinmez.
Ne tatlı davranırdı insanlar,
Ne de saygılı idiler
Yüzleri gözümün önünde,
Daima gülerlerdi.
Erirlerdi birbirlerinde şeker gibi.
Şeker tadında geçerdi ramazanlar
Tadından olsa gerek,
Bayrama bile şeker bayramı derdik.
Şeker tadında Remzi dayıyı da
Ramazanları da özlüyoruz.
15.10.2006
Osman Eroğlu OsmaniyeKayıt Tarihi : 6.11.2010 12:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!