Çiçeğin güneşi özlediği gibi
özlüyorum seni.
Toprağın çatlayıp yağmura dua ettiği yerden
sesleniyorum adına,
adını anınca göğsümde bir kuş ürküyor,
kanatları zamana çarpıyor.
Sabahlar geç geliyor artık,
ışık bile temkinli düşüyor pencereme.
Sen yoksan,
gölge daha koyu,
söz daha yarım,
nefes daha ağır.
Bir suskunluk biriktirdim içimde,
kimseye göstermediğim,
dokunulunca dağılan bir yalnızlık bu.
İnsan kalabalıkta da üşürmüş,
bunu sen gidince öğrendim.
Yollar seni biliyor,
ayak izlerin hâlâ akşam serinliğinde.
Her köşe başı bir ihtimal,
her ihtimal biraz sen.
Beklemek diye bir fiil varsa,
ben onu seninle çekimledim.
Geceler uzun değil artık,
derin…
Uykularım yarım cümle,
rüyalarım adres sormadan sana çıkıyor.
Kalbim,
senin adını unutmamak için
kendini tekrar ediyor durmadan.
Özlemek bir sızı değil yalnız,
bazen bir direniş,
bazen sessiz bir haykırış.
Ben seni,
vazgeçmeyen bir yanımla seviyorum.
Ve sona yaklaşırken
sözlerim ağırlaşıyor,
çünkü bazı özlemler imza ister.
Bu şiirin altına
kalbimle değil,
kaderimle atıyorum adımı:
Kul Ortak
özlemenin şahidi,
susmanın sahibi.
KUL ORTAK
Baki OrtakKayıt Tarihi : 31.12.2025 18:27:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!