İki lokma birşey yeyip,kırmızı şarap içmeye,
Hayalî bir sevgiliyle,birazıcık keyfetmeye…
Şöyle kolayca yönünden,sözümona eğlenceye
Karar verdim,tek başıma HÜSN-Ü GÜZEL’e gitmeye…
Önceleri herşey hoştu…Zevkimden uçup-bayıldım..
Pek te fazlaca sürmedi..Haylallerimden ayıldım;
Hüzünlerimle başbaşa hemen oradan ayrıldım..
Duygularımı yazmağa kâlem-kâğıda sarıldım…
————
Bir şarkı vardır,hani ya, “.Derdimi ummana döktüm,
Asuman’a inledim..” de kahroldum,yıkıldım,çöktüm! ..
Neş’e,huzur,zevk yerine ruhuma acılar ektim! .
Birbaşıma olmuyordu..Hayallerime rest çektim! …
———–
Bir özlem vardı içimde,özlemlerimi özledim..
Altmış yıldır görmediğim MEMLEKETİMİ ÖZLEDİM,
Çamlığından,üfül-üfül esen yel’ini özledim..
NOHUTLU’dan,gürül-gürül gelen selini özledim…
Delikanlılık aşkımın BAL GÖZLERİNİ özledim,
Ürke-korka okşadığım,minik elini özledim…
Özledim,çeşmelerinden akan suların sesini,
Özledim,ruhuma şifa,sıcak ANA nefesini..
Yanık-yanık türkülerin özledim tüm hecesini..
Özledim İlkbaharını, gündüzünü,gecesini…
Annemin tatlı,şefkâtli nasihatını özledim..
Özledim,pamuk misali ak ellerini özledim! .
Özledim,tenimi yakan sıcak YAZ’ını özledim,
Türkücü üstad NİDA’nın güzel sazını özledim..
Yeşil başlı ördeğini,beyaz Kaz’ını özledim..
İliklerimi donduran Kış ayazını özledim…
Kıpkırmızı,pembe beyaz,sarı gülünü özledim..
Üst bahçede,güldalında öten bülbülü özledim…
Köyden gelen petek-petek sarı balını özledim..
Kolan vurup,sallandığım ceviz dalını özledim..
Utçu Zehra teyzemizin ut çalışını özledim;
Falcı Fadiş’in baktığı kahve falını özledim…
Özledim,beni doğurtan,yaşlı Makbule ebeyi,
Parmaklarımı emerek büyüyen SEZEN bebeyi…(*)
Taş fırınlarında pişen çöreklerini özledim,
Özledim,evde yapılan böreklerini özledim…
Komşuların merhametli yüreklerini özledim,
(NEYAPALIM?) anlamına,(NÖÖREK?) lerini özledim…
Özledim,çelik-çomağı,saklanbacı,körebeyi,
İstop,tophavada,kaç-kaç, uzuneşek ve sobeee’yi…
Özledim,mis gibi kokan bahçe-bağını özledim…
Tahta yayıklardan çıkan tereyağını özledim..
Kadayıf üstü yenilen,ak kaymağını özledim…
Nurda yatsın anacığım…Dayaklarını özledim…
Özledim,o çilekeş o fedakârlık timsalini…
“.ANALAR GİBİ YÂR OLMAZ..”,bulamadım emsalini..
Hasta yatağında yatan,babamın niyazlarını,
Özledim,yattığı yerden kıldığı namazlarını…
Nur yüzündeki sakalın özledim beyazlarını,
Dualarına karışan,şiddetli avazlarını! ..
Özledim,sabah namazı kaldırdığı saatları,
Huşû içinde okunan ilâhi ve naatları…
Harp yıllarında şekersiz içilen çayı özledim,
Mutlu günlerde çekilen,güzel Halay’ı özledim…
Hattuşaş’dan getirilen,DEMİRKIR TAY’ı özledim,
VECD içinde seyrettiğim MEHTABI,AY’ı özledim…
Özledim,mangalda pişen,yumuşacık Bazlamayı…
Üstüne çemen sürerek yediğimiz gözlemeyi…
Özledim,yan komşumuzun cevizini taşlamayı,
Küllü ateşlerde piçen patatesi,haşlamayı…
Böcekli gül dallarını budayıp-traşlamayı,
Özledim,füzen kalemle,fırçayla nakkaşlamayı…
Özledim,komşulara,binçeşit nasihatlarını,
Babamın,kamış kalemle yazdığı tüm HAT’LARINI…
Yetmiş küsur yıllık ömür,neler gördüüü,neler sezdi? !
Kâh sevindi,kâh üzüldü..Kâh tatlı canından bezdi! ..
Duygusallık, bu bedeni silindir misali ezdi! ..
Gûya ki HÜSN-Ü GÜZEL’İ hayalinde çıkıp-gezdi…
Özledim,özledim,bütün özlemlerimi özledim. ..
Birgün olsun,kendim için yaşamayı çoook özledim ..
-ERDEK
* NÖREK? : Yozgat şivesiyle NE YAPALIM? ..
* SEZEN BEBE: Annesinin fitil işletilen göğüsleriden ememediği
için,dizlerime yatırdıkları ve benim serçe parmağıma sürülen
tatlıyı emerek üç ay beslenen,beslediğim bebek.
* MAKBULE EBE: Yozgatta hemen,o tarihlerde tüm çocukların
ebesi.
* UTÇU ZEHRA / ZÖHRE: Küçükken beni,yanında hep gezmelere
götürüp-fincan tabağında bana kahve içirten,ellerimin
gamzelerini cimcik-cimcik yapıp seven hanım.NURDA YATSIN’.
Kayıt Tarihi : 25.4.2012 12:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirimin tamamı gerçek hayat hikâyesidir. Başkaca bir hikâye gerektirmeyecek kadar..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!