Özlemin anatomisi
Zaman uçurumu ucunda
Bütün korkuların dolanmışlığı
Oklarını germiş bekler ayrılık
Varlığınız varlığımda
Cansız kalmaya mahkûm can
Savrulan mazeretler yüklü
Sevgi gemisi önümüzde
Akmakta rüzgâr yelkeni
Dümeninde kara bulutlar
Ufalanıyor özlem ellerimde
Savrulan saçlarınıza konuyor
Dağılıyor anın en mahremine
Yokluğunuzu geriyorum gözlerime
Korkularımı kucaklıyorum ellerinizde
Bırakıyorum akıntısına
Melodileriyle kanatlanan sesinizin
Yağmuru bekliyoruz
Gölgesinde özlem çınarının
Sevgi pınarından yudumluyoruz
Sarılıyoruz kuytuluğuna ölümün
El ele tutuşarak sevgi mızraklarımızla
Savaşıyoruz sancılarıyla hayatın
Zifiri karanlığını deliyoruz
Kör olan ruhumuzu yakıyor
Dayanamıyor ayrılık özleme
Gözlerini kapıyor gizlice
Gülün etrafında pervane olan küçük bülbüle
Kulaklarını tıkıyor bülbülden dökülen melodilerin en güzeline
Ellerini saklıyor
Kucaklamaktan korkarak kanatlarını
Yanakları al al
Beyaz gülün dikenli kollarında benliğini
Topluyor ayaklarını
Soğuğundan en ıslak toprağın
Kuraklığına aldanarak ayrılığın
Yağmuru bekliyoruz
Kokusuyla toprağın
Filizleriyle goncanın
Peşindeyiz özlem lokomotifinde hayalin
Sevgilinin ellerinde kayan rüzgârın
Gözlerinde hayat bulan dalgaların
Ellerinde şekil alan varlığın
Kuruluyoruz usulca tahtına
Sevgilinin hiç kimselere açmadığı kapısını aralayarak
Çözülmeye başlıyor ruhumuz ummanında
Bilgeliğin dahi önünde eğildiği aşkın
İnsanın mefhumlaştırdığı ilk ayrılığın
Sapana gerilmiş taş misali
Yerinden fırlamaya hazır ok oluyoruz özleme
Kopmamacasına sarılıyoruz sevgilinin
Gözlerinden süzülen birkaç damlanın
Arkasında bıraktığı ıslaklığın derinliğinde
Yaşamaya çalışıyoruz
Cansız kalmaya mahkûm can misali
Dümeninde ayrılığın.
Kayıt Tarihi : 31.3.2008 14:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!