Alamut’un surlarından
Süzülmüşüz cennete.
Saçlarıma taktığın
Babil’in Asma Bahçeleri’nden
Bir güldür.
Hayyam’ın şarabından içmişiz,
Düş gücümsün sevdiğim.
Tüm şiirlerimin temasısın sen.
Adın redif olmuş mısra sonlarında.
Ölçü, ebced hesabında yine sen.
Teşbih, her şeyi sana benzetiyor.
Hüsn-i talil, güneş diye seni doğurmuş.
Kum tanecikleri zamana karışıyor.
Asırlık bir rüzgar esiyor savrularak.
Her şeyin başladığı ve bitttiği yerdeyiz şimdi:
Kal u blea, milad, kıyamet!
Zaman tınısıyla boyuyor kainatı.
İsrafil'in suru
Öksüz sevdaların gözyaşlarında bulduk aşkı.
Hayatı hep satır aralarında yaşadık.
Mazgalların aralıklarından çıkan koku,
Beynimizi uyuşturdu.
Bir insan seliydik kokuşmuşluğa yürüyen,
Belki de bir koyun sürüsü.
Ben edebiyat öğretmeniyim.
Bu benim hikâyem.
Yıllar önce başladı yolculuğum.
Kitaplar en yakın dostum oldu yıllar yılı.
“Cin Ali” yle başladı serüvenim.
Edebiyatın engin denizlerinde yüzüyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!