Su nasıl hayat verirse toprağa,
Toprak nasıl can olur kokarsa çiçekte,
Toprakla su gibiydi aşkımız;
Edirne’den Kars’a kadar toprağımız,
Karadeniz’den Akdeniz’e,Fırat,Dicle kadardı suyumuz.
Biz Anadolu kadar zengindik.
Uçsuz bucaksız orman gibiydik,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.