Tarifin yapılmaz sevdiğim senin
Gülümseyen duruşunu özledim
Selvi boyluydun, esmerdi tenin
Ceylan gibi gelişini özledim!
Gözlerin karaydı, karamuk gibi
Ellerin yumuşak, bir pamuk gibi
Hasta mısın benzin bir soluk gibi
O cilveli gülüşünü özledim!
Koşturup peşinden yorardın beni
Saklanırdın, bakar arardım seni
Bulunca belimden sarardım seni
Kollarınla sarışını özledim!
Talan kazanında kaynardı bulgur
Oturur başına, yapardık gırgır!
Toprak dam üstüne serilmiş çadır
Bulgurları serişini özledim!
Bulguru koyardık soku taşına
Elde tokmak, toplanırdık başına
Bakmazdın bulgurun gözün yaşına!
“Hih! ” diyerek vuruşunu özledim!
Ben honcu olurdum sen ise ırgat
Biçerdik ekini, yapardık purnat
Ötüşürdü kuşlar, çırpardı kanat
Ekinleri derişini özledim!
Yaz gelince kuzuları yayardık
Kışın mal- davara kabuk soyardık
Alaf yapar musurlara koyardık
Daldan burçu kırışını özledim!
Şahin eski günler geride kaldı
Yaşam bizlerden çok şeyler aldı
Damların üstü bir metre kardı
Sıyırgıyla sürüşünü özledim!
Meraklısına açıklayıcı bilgi
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Honcu: Ekin biçenlerin başı.
Purnat: Orakla ekin biçilirken ellik yardımıyla kol üstünde biriktirilen deste, demet, tutam.
Alaf : Hayvanların kışlık yiyeceği, saman, ot
Musur: Ahırda, hayvanların yem yedikleri tahta yemlik.
Burç: Dallardaki taze yaprak ve filiz.
Sıyırgı: Üçgen biçiminde kar ve harmanda malamga kürüme aracı
Malamga: Taneleri ayrılmamış, samanla karışık tahıl.
Kayıt Tarihi : 20.6.2014 11:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!