Kızgın güneş altında ıssız çöle düştüm,
Boşver güneşi, özlemim onun busesi.
Kulağımda yankılanır bin bir çeşit ses;
Hepsinden baskın, onun kalpdeki şu sesi.
Kimi para sesini tercih eder, lakin
Onun sesi bana, kızgın çölde su sesi.
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
BİLİYORUM O SES BENİM SESİMDİ...
ESERİNLE ÖVÜN SAYENDE ARTIK KESİLDİ...
Hocam bir seste haykırışı duymuştum ben o ses halen içerlerimde bir yerde dolanırda durur şiir ile alakası yok sadece bu şiir bana onu hatırlattı bir Filistinli kızdı babasına yazmıştı şiiri ve kendi sesindin haykırıyordu o zaman anladım ben tüm çığlaklığıyla gerçekleri.Şiir yazmak halı dokumak gibidir ince ve narin olmalı nakış gibi tebrikler Ekrem hocam bunu yapmışsın sen....
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta