21 Ekim 1944 yılında Erzurum'da, Palandöken dağının yamaçlarında 2 katlı ahşap bir evde doğdu. 2 yaşında TBC hastalığına yakalandı. Doktorlar yaşamından umut kesince babası mezarını satın aldı. Köylü bir kadının yaban bitkilerinden hazırladığı ilaç ve bulamaçlarla iyileşti. Asker olan babasının Konya'ya tayini çıkınca, bu kentte ilkokula başladı. Orta 3’e geçtiği yıl İzmir’e tayin oldular. İzmir Namık Kemal Lisesinde, Orta 3’e başladığı yıl TBC hastalığı yeniden başlayınca, Askeri Hastahaneye kaldırıldı. Bu hastahanede 3 ay yaşam savaşı verdi. ...
dünyada çok güzel şeyler var...
Çok güzel şeyler var dünyada...
Ben mesela bir sokak tanırım İzmir'de
yere düşen inci taneleri gibi dökülür denize.
Ekvator'da, Quito kentinde uykulu sokaklar
çok kızarlarsa dağlara açılırlar birdenbire.
Bir kente, bir insana nasıl başlanır
takvimlerden düşmekte olan soluk bir pazartesiye
taraçalarda - gaz tenekelerine yerleştirilmiş -
mor karanfiller, taş basamaklara...
Yeşil bir su akıyor gecenin içinden
Ah! Şu Akdeniz kentleri
yıldızlara asılı
sallanıp dururlar geceleyin
Barcelona! Akdeniz'e fırlatılmış
masmavi bir uçurum
I.
Işıklı bir sürgünüm ben
Dünyanın nişangâhı evim
Saçlanmı boz! Arala beni aşka
Nişanlı kızların ve makilerin
imparatorluğudur şiir.
Müzikle flört ederek büyümüşken bile ben
bakın! Resmimi çektiriyorum bir nehre: Kentlerin
beni düşlemesi bu yüzdendir.
Bu yüzdendir bir sokağı biçerek gelişim.
Yüzleştir beni, yeni doğan gün'le,
gömleğimin düğmelerini çöz
ve savur!
Çünkü haber geldi: Kabul etti hayat beni!
Bir süre daha kalacağım dünyada
balıklarla ve ağaçlarla.
1.
İşte! Gene bahar
saçlarım dolu rüzgârlarla
Merhaba! Diyorum
bir sürgün olarak yaşadlğım Yeryüzüne
Parmaklarını öpüyorum teker teker,
serçe parmağın dahil.
Bir eriğin çekirdeğini
kucaklayışı gibi kucaklıyorsun beni.
Ne ışığa ne havaya ihtiyacım var orada.
Senin tenini içiyorum su diye.
1.
Adres defterimi Pekin'e taşıdım
Bir karpuzcunun çocukları
uyuyor üzerinde. Gece
siyah bir kadife gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!