Yanı başımda pencere; bir ışık hüzmesi,
Kaldırıma düşmüş çamların gölgesi.
İçimde soğuk demir, özgürlüğün kafesi,
Çırpındı kurtulmak için; dudağımda nefesi...
Dikeni battı ruhuma, kulağımda sesi,
Feryatları yankılandı durgun kış gecesi.
Eriyen mum gibi aktı gözyaşlarım,
Sonsuz deryaya karıştı tebessüm kırıntılarım.
Zihnimde kasırga misali savruldu fikirler,
Elimden alındı, bahçemdeki gizli düşler.
Aynada asılı kaldı nazarı alaycı gözler,
Faciam oldu umuduma çerçeve sisler.
Hüzün demleri, yolumu talan etti,
Baki sandığım camı, parçaladı gitti.
Bir çocuk koşardı; elinde çiçekler,
Bugün öldü, mezarında tüfekler.
Özgürlük kuşları göğüs kafesine kapandı,
Anahtarları bilinmezliğe saklandı.
Kırlangıç vardı,
Özgürlüğe acıyarak baktı,
Meyus kalbi kartalın pençesine yakalandı.
Acımasız kartal iki gözünü de kırptı,
Özgürlük kuşlarına ölüm demekti bu...
Kayıt Tarihi : 8.11.2017 23:14:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Özgürlük kuşları vardır içimizde çırpınan. Bir de kartal vardır onu öldürmeye çalışan. Kırlangıç merhamettir özgürlüğe acıyan. Demirden kafes yakar yüreğimizi...
![Yasemin Tuğba Algın](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/11/08/ozgurluk-kuslari-5.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!