**Özgürlük Anlayışı(M)

Aliseydi Taşdemir
64

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

**Özgürlük Anlayışı(M)

Türkiye'yi türban krizine sürükleyen türbanlı hanımlar, Demokrasi denen şeyin özgürlük ve hoşgörü ilkelerine bağlılık olduğunu, Türkiye'de kendilerine yapılanların bu ilkelerle örtüşmediğini sürekli tekrarlayıp dururlar.

Batı toplumlarında türban konusunda kedilerine (özellikle ABD yi örnek göstererek) hiçbir baskı da bulunulmadığını ve kedilerini o toplumların bağrına bastığını,höşgörülü davrandığını söylerler. Bunu söylerken Türkiye de özgürlüğün olmadığını özellikle vurgularlar.

Bunları anlatırken batı toplumları için şeriattın bir tehlike teşkil etmediğini göz ardı ederler. Bunu bilinçli bir şekilde yaparlar.Oralarda insanlar ve devlet kılık kıyafete pek aldırmaz, ama özgürlükleri ve demokrasiyi yok etmeye yönelik en ufak harekete de yaşam hakkı tanımazlar.Bu toplumlar türbanın şeriat özlemi anlamına geldiğini pek önemsemezler.

Eğer siz kalkıp da onlara şeriatı anlatacak olursanız, o zaman nasıl bir tepkiyle karşılaşacağınızı anlarsınız.

Şeriatın kadınlar hakkında neler düşündüğünü örneğin ‘’ aklen ve dinen eksik’’ yada ‘’ tanıklık ve miras konusunda erkeğin yarı değerinde ‘’olduğunu; bizat dinayetin yayınlarında ‘’Mukaderatını kadının eline veren bir millet fellah bulamaz’’ (Dinayet yayınları.’Sahih-i Buhari Muhtasarı 10.cilt s:449) dendiğini.

Diğer taraftan aynı eserin 450.sayfasında ise 'Islamın amme hukukunun' en önemli bir kuralı olduğuna işaret edildikten sonra aynen şöyle deniyor: ''Bu kaideye göre, Islam hukukunda amme velayeti denilen devlet teşkilatı riyasetini temsil edecek mevkie kadın intihap edilemez. Çünkü kadının fıtratı birçok cihetlerden bu çok ağır vazifeyi deruhte etmeye müsaid değildir...''
Ayni hükme göre kadınlar ''eksik akıllıdırlar'', çünkü ''Kadınların sahadeti (tanikligi, sahitligi) erkeklerin sahadetinin yarisidir''. Eksik dinlidirler, çünkü 'hayiz' gördükleri zaman namaz kılamaz ve oruç tutamazlar (Bkz. Diyanet'in ayni yayınları, cilt I. sy. 223, hadis No: 209) .

Ve eğer Amerika'da (ya da her hangi bir Bati ülkesinde) turbanla dolaşırken, ''Evet, iste ben bu zihniyetin simgesini başımda taşıyorum'' derseniz acaba o ülke insan ve özelikle kadınları tarafından nasıl bir tepkiyle karşılaşırsınız.

Eğer turban Islam şeriatına bağlılığın simgesi ise, hak ve özgürlük tanımayan şeriat verilerini benimsemek, bu bağlılığın gereği olmaz mi?
Eğer bunları benimseyecek olursanız, kişi özgürlüklerinden, demokrasiden, uygarca gelişmelerden söz edebilir misiniz?

Bizim gibi demokratik yapısı gelişmemiş ve dinin hayatı belirlediği ülkelerde türbanı anayasaya koymanın belki kılık kıyafet açısından demokratik bir hak olduğunu düşünebilirsiniz.Fakat unutmamak gerekirki yukardaki hususlarıda göz önünde bulundurmak gerekir.Şerri hükümlerle yönetilen ülkelerin yüzyılardır bir adım ileri atmadıklarıda bir gerçektir.

Türbanı gündemde tutarak nasıl bir karanlığa ülkenin sürüklenmek istendiğini bıkmadan usanmadan dilimizin döndüğünce anlatmalıyız.
1 ekim 2007

Aliseydi Taşdemir
Kayıt Tarihi : 1.10.2007 23:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Aliseydi Taşdemir