Dur ,
zaman çeşmesinde.
Güne baharı doldur.
Kan
ısınan yeşile,
kara benim,
Bir cenktesin , kendin ile..
Yol bulamaz, araftasın.
Mütevazi bendin ile
tek nefeslik bir saftasın..
Silahlar hep sessizliktir.
Askerler hep yalnızlıktır.
Buğuludur penceresi
yüreğin, bakan göremez..
Aşk dediğin yer neresi
gemiyi yakan göremez..
Işığı söndü gözlerin , güneş yalandı
gündüzüm
Dil seni nasıl söylesin, aşkınla yandı
gündüzüm
Adın ağır , uzakta
heceler sancı olur..
Siner üstüme gurbet
adım yabancı olur...
Hayal denen tuzakta
düşmeden uyuyamam...
Yüzlü puslu vaatlerin
her biri bir sağanak imiş.
O yüzler , yordular beni
Dizlerin sığınak imiş...
Gel de , söyle...
Gitsem ben... Gidersem..?
Bilmem..! Nasıl edeyim...
Seni bildim bileli fazlayım burada...
Gittin gideli , eksik...
Evvel yolun izledim
Sonra kaybettim, seni.
Vardım kendimi buldum.
Kaybetmiş, kendisini.
Evvel sesini duydum
Bir düş..
Sabah yıldızı,
sıra senin sırandır.
Çal geceme beyazı.
Aşk'ı söyle , uyandır.
Bekleyip , durduğun yeter
kıyamet , dedim yürüdüm...
Çöktü sema , çatladı yer...
Uzaklarda seni gördüm...
Aşk'a boyandı gölgeler...
Yok'ta var'da seni gördüm...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!