Niye dalarsın balıklama,
mesir macunu kazanına?
Sen balık mısın ki,
kazanda yüzmek istersin?
Üstün başın perişan,
Ne kadar basit, yaşanılası koca bir kader...
Hoşlanıyorum artık senden, arınmış bütün kötülüklerden,
ve sarılmışım ürkek bir maymun gibi.
Memleket gibiyim
dertli, kızgın,
memleket gibi
yorgun, soluk.
Memleket ki kendim gibi
çaresiz.
Yağmur dindi,
kalabalık alkış ve oyun bitti.
Memur indi omuzlardan,
bir sonraki durak toprak.
Dönerken tekerrür eder yağmur,
ertesi gün artık ıslak.
Beş adım kaldı ölüme.
İhanetin çivisi,
Kurtların sessizliğini bozdu.
Çivi asılı kaldı toprakta,
İhanet de...
Korku değil,
SARI KADIN
Yaşlılığının stresi çökmüş üzerine
Yok olmanın korkusu sesinde iken
Sarı kadın demiştik,
Bahçesinden armut çalarken.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!