k-1
Yirmili yaşlarının şehvetine doyamadan
Tutulup bir bahar seline
Dağıtıp gönül hanemizi
Bizi tercümesi zor kederlere saldın
Ve hatırlatarak ölüm haberini
Göğüs kafesimizin tahtasını
Bir yumruktan beter sızıyla çökertip
Sen sessizce bizi yıkarak gittin
İçimizde koptu sesin
Acını hissettik yorduk yüreğimizi
Ne yaptıysak olmadı
Şarap olmaya antlı bir salkım üzüm gibi
Gitmeye antlı mıydın peki sen de
Bizi böyle heder
Bizi böyle derbeder etmeye antlı mıydın
-2
Ömrüne törpü sürülmüş
Sivriliği yontulmuştu
Bir mezar taşına kara bahtın yazılmıştı
Tutuk ve çekingendi
Hoyrattın dolu dizgin bir tay misali
Rüzgarın tılsımında kahkülün yüzünü örterdi
Susmazdın haklıyken
Gün döndü kara haberi savurdu rüzgar
Kahküllerinden bir tel düştü toprağa
Koca bir çınar devrildi içimizde
Biz yandık onlar yandı
O ise zaten toprak olmuştu
Mezar taşında kara bahtı gibi
Kara yazıyla adı yazıyordu
Derin acılar içinde babası
Siyah kefen istiyordu
"kara bahtına beyaz kefen dikmeyin Özgür'ümün" diyordu
Şimdi baban da yanında rahat uyu cigera mı
(özgür acısına)
Mutlu Esfer FıratKayıt Tarihi : 7.8.2012 04:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!