Ben mi yandım, sen mi yaktın?
Bilemedim ey gül yüzlüm.
Boynumu bükük bıraktın,
Gülemedim ey gül yüzlüm.
Anlamadım neden küstün?
Meğerse, seni sevdim diye;
Bir pembe düşü,
Bir sahte gülüşü,
Bir kaçamak öpüşü sevmişim.
Meğerse, seni sevdim diye;
Kalsa da ellerim boş, gönlüm mahzun ve kırık.
Kim demiş ki ' Ölümün, diğer adı ayrılık.'
Geçmediğin an olmaz, gönlümden ılık ılık;
Belki de bu hayatın tuzu, tadı ayrılık.
Burası nasıl bir şehir?
Kimse beni anlamıyor.
Ekmeği dert, suyu zehir.
Kimse beni anlamıyor.
Günüm geçer asır gibi,
Burası Çemişkezek, burası Özalp, burası Digor;
Burda dağlarda kar üşür öğretmenim, sen üşümezsin.
Güneş doğmaya üşenir, sen üşenmezsin.
Kardeş kardeşe hayınlık düşünür sen düşünmezsin.
Çünkü; sen benim öğretmenimsin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!