Altın dolu toprak taşında dedin
Bize söylüyecek sözmü bıraktın
Nice insanların başını yedin
İçinde gülecek yüzmü bıraktın
Yıkılasın gurbet yurdum neresi
Bu günde geçirdin boşa gününü
Beyhude gezersin yol bulamasın
Avrupa asyaya yaysan ününü
Ahrette altına çul bulamasın
Hâk vaki olunca verirsin canı
Dedilerki sunan düşmüş yatağa
Yar sılada hasta ben çaresızım
Yıkılasın gurbet düştüm batağa
Yar sılada hasta ben çaresızım
Senelerim geçti gider boşuna
Şükür bugün karnım doydu
Hay mübarek çeçil peynir
Bilmem adını kim koydu
Hay mübarek çeçil peynir
Geçmişimden miras kaldın
Yerdeki buzdağı gökteki harı
Görevini yapar yilmaz dediler
Ağacın verdiği tatlı nektarı
Sırrını ağaçta bilmez dediler
Dünya bir saksıdır sulanır gökten
Gel otur yanıma derdim ortağı
Söyler yazarımda de nenni nenni
Bir ömür bölüştük aynı yatağı
Ahtım bozarımda de nenni nenni
Bitmişse bu vade ne gelir elden
Yuvadan uçamaz yaralı kuşum
Tabip degilimki bakam derdi ne
Çaresız kaldıkça akiyor yaşım
Tabip degilimki bakam derdi ne
Öyle melül mahsun yüzüme bakar
Geçti ömrüm diyar diyar gezmekle
Göz yaşlarım doldu taşırdın felek
Günümü geçirdim çile çözmekle
Ocağımda dertler pişirdin felek
Yoksul diye yolcu yol sormaz oldu
Bugün ben bir garip gördüm
Bu garip bir başka garip
Günümü acıyla ördüm
Bu garip bir başka garip
Ruhu almış hak sahibi
Yoruldu dizlerim aşılmaz dağlar
Hasretimle geçen zamana yandım
Sensiz bu dünyada yeşermez bağlar
Gülümdeki ahd-ı amana yandım
Sanma ki sevdiğim unuttum seni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!