Kadın sesi
Eğer kırmızıysa
Beşik gibidir
Tüm dar sokaklar
Suya yalınayak basmak
Bilenler bilirler...
Böyle olur gecekondu aşkları!
Hele gece çökmüşse...
Sessizliğin kuşattığı kalpleri
Bir kurşun gibi deler;
Kondu aşkları
Gecenin köründe, bir çığlık yardı geceyi.
Bir bebek geldi hayata.
Sürgün yaşayacağın bu diyara, hoş geldin ey bebek!
İlk nefesi sürgün bir bebek,
Ak mı ak suratı umutla parlayan bir bebek,
Kalbin nasıl da pır pır çarpıyor!
Sokaklar...
Sokaklar tarihi yansıtan...
Sokaklar çığlık çığlık!
Sokaklar kan!
Ve geldi eylül
Günü bekliyoruz biz...Emeğin işareti.
Sıyrılıp gecelerden,
Nöbet tutuyoruz biz.
Kor oluyor içimiz,
Kızıl meşalelerden.
Elimizde çatlaklar,
Taş, kağıt, makas...
Kan oturmuş bilekler
Afrodit hariç...
Kestik bileklerini onun
Hileci bir piç
Hiç böyle vurmamıştı davul!
Güneşin tokmağı vurdukça,
Davulun ayalarına,
Dağlar titriyordu durup durup...
Ve daha güneş doğmadan,
Kanlı tırnaklarıyla,
Bilmez miyim nasılda hasret içindesin?
Görmez miyim sanırsın gözlerinin kıvılcımını?
Nasılda heves heves kokar sesin!
Daha ölüm sızmamaış nefesine;
Ciğerin kara değil!
Ak, açık bir alnın var!
Düşünmek...
Düşünmek ve görmek,
gözünü dolduruyor insanın.
Düşünmek halkı
Ezip geçiyor insanın kalbini
Adım var
Tam üzerinde
Kara kaplı defterin
Sevmek Bakkaliyesinde.
Sevmek bakkaliyesi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!