Bana yalan söyleme, çekinme dostum benden
Zamanı geçmedikten sonra
Her şey affedilebilir, unutma...
Sakınma kendini, korkma gerçeklerden
Emin ol, eninde sonunda hep dürüstlük kazanır
Hep kazandı, kazanır ve kazanacaktır
Bir doluyor gözlerim
Bir kuruyor aniden
Eksik duygulardan mıdır?
Aşksızlığın acısından mıdır?
Yalnızlığın tadından mıdır?
Akmıyor gözyaşlarım
İçimden alır götürür seni şu İstanbul'un damlarını yıkayan sağnak yağmurum.
Yukardan bana gelen bir hediye midir bilinmez bunun eş zamanlılığı?
Ey sen söyle bana yalnız dostlarıma mı mahkumum ben bu cihanda?
Kaderimde yok mu bir başka mutluluk türü bu hayat boyunca?
Sancılanıyor yeniden şu genç kalbim, darlanıyor bedenim...
Kendi kendimi engellediğim oyunlarımın arasındayım
Bir tanesini seçip, o garip seyrine dalıyorum
Yalnız bir kahraman, bir ara geçişte
Kendi yalnızlığında saklanmış
Kendi rolünün seyrine bakıyor
Göz atıyor geleceğine
'...
Sen öyle san, yaşa benimle
Afalla benimle, yanıl aşkımla...'
Gitmeden önce gel ve uğra son kez
Anılarının alıştığı yere
Geçen anlardan, zamanlardan sonra
Seni de bırakıyorum ardımda
Gidiyorum yine kendi yoluma
Halbuki ne kadar da yaklaşmıştım yanına
Ne kadar çoktu...
Aynalar.
Hassas bir yabancıyım ben senin hayatında
Sen beni pek tanımazsın
Ama seni tamamen bilirim
Sahip olduğım bütün kötü yanlarımı bırakıyorum
Sana sahip olmayı istiyorum
Hayaller kimi zaman bir araya geliyordu
Kimi zamansa ayrılıyordu, bomboş kalıyordu
Kalıyordu tek başına denizler ortasında
Küçücük, öylece yerinde durur halde kalıyordu
Bazen aşağı doğru kayan bakışlar daralıyordu
Bazen gök katına dönüyordu o gözler
İstediğin kadar anlat bizi
Yaşadıklarımızı, geçmişimizi
İstediğin kadar anlat, özgürce
Ben gittim senden, görsene gerçeğini
Unuttun belki, belki de değil
İstemeden de olsa, rastlamıştım ona
Bir şişenin içinde, bir deniz kenarında
Terkedilmiş atılmış gibi sokağa
Tohumlar takılmıştı, şişe kırılmıştı ayak ucumda
Bu andan yıllar sonra, yıllarca yaşadıkça
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!