Bir gölge düşer duvarlara, bir kış akşamı,
Bir köşede unutulmuş, eski bir sandalye,
Tozlu sayfalar, gözleriyle okur geçmişi,
Ve zaman, ağır bir tespih gibi akar,
Her boncuğunda, bir sükût, bir sır.
Göz kapakları kapanır bir an,
İçine doğru bir yolculuk başlar,
Yol dar, çakıl taşları ıslak,
Her adımda taşır kendini,
Kendinden kendine gider,
Ve her dönüş, bir düğüm çözer.
Bir rüzgar eser, eski bir ilahiden,
Kulaklarda yankılanır, derinden,
"Ey gönül," der, "arayanı bulana götür,
Bir adımda kendine in,
Bir adımda Allah’a var."
Gözyaşı, sessiz bir dua gibi akar,
Sonsuzluğa düşen bir damla su,
Her düşüşte yeni bir anlam bulur,
Ve su, sevda olur, deniz olur,
Sonunda sığar küçük bir yüreğe.
Özgürlük, içte bir zincir kırılınca başlar,
Bir çiçek filizlenir orada, kimse bilmez,
İnsan, kendine kördür ya bazen,
Her baktığında kaybolur o güzellikte,
Yalnız kalır ve yalnızlık, dost olur.
Nehirler akar ama kendi yolunda,
Ve her yol, başka bir deryaya döner,
Derin bir sükût, kalbin özünde gezinir,
O sessizlik, aşktan geriye kalandır,
Anlayana her şey, anlamayana bir hiç.
Yol biter, zaman susar,
Ve varır yolcu kendine;
Açılır gönlün kapıları,
Bir adımda erir tüm yük,
O an, bilir insan aslında,
Bir hiç olduğunu, var olanın her şeyde.
Rüstem Badıllı 3
Kayıt Tarihi : 26.10.2024 04:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!